Salgın sonrası dünyaya yönelik en başta belirtilmesi gereken nokta, salgının tüm dünyadaki sosyal ve ekonomik yaşamı durma noktasına getirmesi, küreselleşmenin bir sonucudur. Bu sürecin bir faturasının olacağı ve tüm dünyada ekonomik daralmanın yaşanacağı öngörüler dahilindedir. Ani patlak verebilecek küresel krizlere karşın direnci artırabilmek adına daha az küresel, daha az hür ve dolayısıyla daha az müreffeh ve daha az demokratik bir dünya bizi bekliyor olabilir.

Küresel sistemin zaaflarını aza indirmek adına çok uluslu şirketlerin kendi topraklarına dönmeleri söz konusudur. Ancak burada karşı karşıya kalınabilecek problem : işgücü maliyetlerinin yükselmesi olacaktır. İşgücü maliyetlerini düşürebilmek için ise üretimde robotların kullanılması yaygınlaşacaktır.

Salgın boyunca tüm dünyada büyük bir panik ve korku kültürü geliştirildi. Bu panik kültürü ise, toplumları bir noktaya yönlendirme işini, hükümetler için çok kolaylaştırdı. Öyle ki bugün birçok ülkede gündelik yaşantı kontrol altına alınarak bireylerin neredeyse her hareketi izlenmeye başladı.

Pandemi sonrası evlerine kapanan insanlar, var olan düzeni sürdürebilme adına dijital dünyaya akın ettiler. Bu hızlı adaptasyon, bu planı yapanların endişelerini giderebilmiş gibi görünüyor.

Beklenilen üzerinde bir hızda online eğitimlere, home ofiice çalışma sistemine geçildi, pek çok şirket ve sosyal guruplar toplantılarını ve çalışmalarını bir takım programlar üzerinden devam ettirdi. Üstelik bu durum devlet kurumlarında da bu şekilde seyir etti.

Bu sürece eşlik edecek olan ise dijital / kripto paraların yaygınlaşması olacaktır. Kağıt paraların mikrop / virüs taşıdığı söylentisi ile oluşturulan endişe dahi dijital / sanal para kullanma noktasında toplumların alışkanlıklarını değiştirme noktasında yeterli olacaktır.

Ülkemizde de bu sürecin şimdilik bitmiş gibi gösterilmesi ile beraber, bildiğiniz gibi yeni sürece “YENİ NORMALLEŞME” denilmiştir. Ani “YENİ DÜNYA DÜZENİ” ne alıştırılma süreci.

Müsaadenizle evvela gelmekte olan büyük sarsıntıyı kendimce biraz tanımlamak istiyorum.

Egemenler ile alt tabaka ilişkisi tarih boyunca bir zorunluluktu. Çünkü egemenlerin hem hizmetlerini görecek (köle, işçi, memur vs.) hem de onlar adına savaşacak insanlara ihtiyaçları vardı. Wendy Brown, "bu zorunlu ilişkinin sonuna geldik; zenginlerin, çalıştırmak ya da savaştırmak için fakirlere ihtiyacı yok. Artık onların yapay zekalı robotları var"[2] diyor.

Makineleşmenin ya da robot teknolojisinin ulaşabileceği sonuçları özellikle 2. Dünya Savaşı sırasında fark eden devletler süreci, bir centilmenlik anlaşması ile dondurmuşlardı. Devletler hala bu süreci korumaya çalışıyor olsalar da, devletlerden daha büyük örgütlere dönüşen özel şirketler böyle bir centilmenliği artık umursamıyorlar. Robotlaşma, makineleşme ve yapay zekayı her alana sokabilecek düzeye getirdiler.

Mesela Corona sürecinde de görüldüğü gibi, eğitimin sanal ortama taşınması ile okul binalarının birer harabeye dönüşmesi hükümetlerin cesaret ettiği anda olabilecek bir şey[3]. Eğer hala okul binaları duruyor çocuklar fabrika tipi eğitime devam ediyorlarsa; devletlerin, işsiz kalacak milyonlarca öğretmen ve diğer personeli ne yapacaklarını bilememelerinden.

  1. teşkilatlardaki çalışanları ne yapacaklarını bilseler, adliyeler için geliştirilmiş uygulamalar da çoktan hayatımıza girerdi. Cep telefonuna bir uygulama indiriyor, gerekli yerlere işaret koyuyorsunuz ve program sizin adınıza bir dava dilekçesi yolluyor merkez (Yargıçamı[4] mı demeliydim) bilgisayara.

O bilgisayar örnek dosyalardan ve kanun metinlerinden bir sonuca ulaşıyor. Bütün dava 3-5 dk içinde bitiyor. Üstelik dava açma başarı oranı avukatlardan çok daha isabetli.[5] Yapay zekalı avukatlar, hakimler,[6] katipler, savcılar gerçeklerini işsiz bırakmak üzere.

Şu sıralar ülkemizde, TÜBİTAK'ın yapmakta olduğu bir proje var. 100.000 dönümlük bir arazinin, gelişmiş kameralarla donatılmış insansız hava aracı (İHA) vasıtasıyla kontrolü, ekilip, dikilmesi ve hatta hasadı ile ilgili bir proje bu.

İngiltere[7], Amerika ve Çin zaten yapmış, TÜBİTAK da yerli yazılımı geliştirmek istiyor. İHA, ekilmiş arazinin üzerinde gezerken çektiği çözünürlüğü yüksek resimleri Ankara’daki bir bilgisayara iletiyor; bilgisayar bir program vasıtasıyla resimleri değerlendirip bin kilometre ötedeki tesise mesajlar gönderiyor ve tesisteki makineler sulamaya, ilaçlamaya, çapalamaya ve hatta hasada başlıyor. Yaklaşık 1000 kişi ile yapılan işin 4 kişi ile yapılması planlanıyor.

Diğer taraftan, vücudunuza bazı sensörler bağlayıp, bir makineye parmağınızı 10 dakika dokunduruyorsunuz, 41 sayfalık bir rapor veriyor. İçinde kan testinden hormon testine, efor testinden MR sonuçlarına kadar her şey var. Eski modellerinin ikinci ellerini Çin’den 30 bin lira gibi bir rakama getirtmek mümkün.

Gelişmiş modellerinde beyin tümörlerini tespit oranı %98’lere çıkıyor. Çin’de yılların tecrübelisi profesörlerin çıkabildikleri oran %66 imiş. Yani tüm tıp sektörü olduğu gibi ıskartaya çıkıyor. Time ve Newsweek Dergileri bunun müjdesini(!) verdiler bile.

Devletler işsiz kalacak milyonları düşünerek bu alandaki gelişmeleri bir müddet daha geciktirmeye uğraşsalar da özel sektör çoktan işe el attı. Onlar devletlerin endişelerine sahip değiller!...

Personelsiz, kasiyersiz marketler de sessizce hayatımıza girmeye başladı. Kapıyı kontrol eden robota cep telefonunuzdan karekod veya kredi kartınızı okutuyor ve size verilen bir çantaya ürünleri koyuyorsunuz. Çantaya giren her şey otomatik hesaptan düşüyor. Türkiye'nin ilk kasiyersiz marketleri İstanbul ve Bursa’da çalışmaya başladı.[10] Migros, kasiyersiz marketçiliğe “jet kasa” reklamı ile[11] en hızlı giriş yapan market grubu oldu.[12] Marketler bakkallardan sonra kasiyerlerinin de işine son vermeye niyetliler.

Bankalar da işçisiz çalışma ortamına geçmeye başladılar[8]. Türkiye’de de ilk insansız şube, müjdeler verilerek açıldı bile.[9] Yüz binlerce banka personeli için yeni iş bakmanın vakti geldi!

ABD’den hareket eden devasa bir şilep, üzerinde hiç mürettebat olmadan haftalar önce yola çıktı, Çin’e gidiyor. Yükünü alıp yine mürettebatsız olarak geri dönecek.[13]

Google’ın şoförsüz yüzlerce arabası test sürüşlerini tamamlamak için yollarda. Arabalar İngiltere’den çıkıp Çin’e

Sürücüsüz arabalarda konsol yok.

gidip geri dönmeyi başardılar. Apple da bu işin peşinde[14] Elon Musk da.[15] Hatta kazalara neden oldukları için, insanlara araba kullanmanın yasaklanması bile gündemde. Tüm taşımacılık, taksicilik, şoförlük, servisçilik vs. sektörlerin son vakitlerine girdiğimizin ilanıdır bu.

İnsansız hava taşıtları 5-6 yıldır zaten gündemimizde. Uçaklar artık pilota ihtiyaç duymuyor.

Robot polisler de Dubai’de nöbet[16] tutmaya başladılar.

İnternet üzerinden alış veriş, tüm alış verişlerin yerini alacak gibi. Kısa süre sonra evden hiç çıkmadan droneların kapılarımıza eşya taşıdığı sürece gireceğiz. Bu süreçle birlikte internet ortamındaki beş on sitenin yüz binlerce esnafı iflas sürecine sürükleyip onların yerini alacağını şimdiden görebilmek mümkün[17] . Yani gelecekte perakendeci esnaf diye bir kavramın olmama ihtimali de oldukça yüksek. Tıpkı “memur”ların büyük çoğunluğunun tarihe karışma ihtimali gibi.

Bir de askerler var. 1940’larda durdurulan robot asker üretme sürecine devletler hala sadık gibi dursalar da[18] özel şirketler bu konuda çok yol aldılar. Paletli ya da yürüyen, üzerinde makineli tüfek, top, lazer, ısı sensörü benzeri bir sürü cihaz taşıyan, korkmayan, geri çekilmeyen ölüm makineleri yapıyorlar. [19] Rusya’da 2015 yılında bir fuar yapıldı[20] ve Rusların 4 metrelik savaş robotuna verdikleri ismi böylece öğrendik: IGOREK[21]

Yakında cephelerde binlerce süper robot asker[22] göreceğiz.[23] Üstelik bu robotlar BIG DATA ile entegre de olmaya başladılar. Yani Yapay Zekaya sahipler.

2012 yılında Apple cihazlarının baş fason imalatçısı Foxconn, fabrikalarına 1 milyon robot almayı planladıklarını duyurdu.

Tayvan şirketi Delta, yakın zamanda strateji değişikliğine giderek hassas elektronik cihaz montajı için düşük maliyetli robot üretimine yöneleceklerini duyurdu.

Delta tek kollu montaj robotlarını yaklaşık 10.000 USD pazara

sunmayı düşündüklerini ancak 10 yıl içinde bu rakamın çok daha aşağıya geleceğini duyurdu. Dikkat edilirse bu rakamlar şu an bir Avrupalı işçinin sadece 2 aylık maaşına tekabül ediyor.

Daha bir sürü örnek verilebilir ancak bu kadar örneğin yeterli olduğunu düşünüyoruz. Tahmin edebildiğimiz kadarı ile kabaca şu an bildiğimiz mesleklerin neredeyse yarısı 30 yıl içinde yok olacak gibi duruyor. [24]

Bu da o meslek dallarında çalışan ya da çalışmayı ümit eden milyarların işsiz kalması, bir gelirden mahrum olması demek.

II. Dünya Savaş'ında ölen insan sayısı 70 milyon civarındayken bu sürecin tahminen beş milyar insanın hayatını etkileyeceğini söylersek[25] olayın ciddiyeti hakkında bir fikir verebileceğimizi ümit ediyorum.

“500 milyon insan 30 yıl içinde işsiz kalacak” kelimesi artık bir kehanet değil. 500 milyon işsiz, geçimini sağladıkları yakınları ile beraber kabaca 2,5-3 milyar “aç insan” demek. Bunlara halen açlık sınırının altında yaşayan 1 milyara yakın nüfusu da eklersek, 30 senelik süreçte her 2 kişiden 1'inin aç olduğu bir dünyaya gitmekte olduğumuzu söylemek çok zor değil.

Üstelik toplumlar modernleşme tuzağına yakalandılar ve devasa şehirlere kitleler halinde yığıldılar. İşsiz kaldıklarında şehirlerde hayvan bakma, kendi gıdalarını yetiştirme imkanları yok, dönecek bir köyleri de yok.

Kırsal arazilerin, devletlerin işbirliği ile büyük şirketlere devredilme süreci (kredi, ipotek, haciz üçgeni ile) tamamlanmak üzere. 2017 TUIK verilerine göre Türkiye’nin sadece %7,5'u köylerde yaşıyor.[26] Bunların da %3,8’i üretici değil, kırsalı sayfiye olarak kullanıyor.)

Ancak fakirlerin dönecek bir köyleri olsa da dönemeyecekler. Çünkü kırsal da yaşayabilme yetisini kaybetmiş, rahata ve konfora alışmış haldeler.

[1] Wendy Brown, Tarihten Çıkan Siyaset

[2] Wendy Brown, Tarihten Çıkan Siyaset

[2-a] Robotların Yükselişi & Yapay Zeka ve İşsiz Bir Gelecek Tehlikesi-Martin Ford'dan derleme

[3] https://odatv.com/robot-ogretmenler-ders-anlatacak-10101827.html

[4] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-37750409

[5] https://www.webtekno.com/yapay-zeka-avukat-oldu-insan-avukat-olan-rakiplerini-resmen-ipe-dizdi-h41494.html

[6] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-39218045

[7] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-45918360

[8] https://www.haberturk.com/son-dakika-wells-fargo-800-sube-kapatip-26-bin-500-kisiyi-cikaracak-2153938-ekonomi

[9] http://www.finansgundem.com/haber/bankalarda-robot-donemi-basliyor/1319900

http://t24.com.tr/haber/o-bankada-robotlar-isbasi-yapti,688001

[10] https://www.haberler.com/kasiyersiz-mikro-marketler-donemi-10510151-haberi/

[11] http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/marketlerde-kasiyersiz-kasa-donemi-12291438

[12] https://www.migros.com.tr/sayfa/1/60/jet-kasa

[13] http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/surucusuz-otomobilden-sonra-simdi-de-murettebatsiz-gemi-40530018

[14] https://www.haberturk.com/son-dakika-direksiyonsuz-otomobil-uretti-2131774-ekonomi

[15] https://www.log.com.tr/elon-musk-tan-tamamen-surucusuz-gelecege-yonelik-onemli-tesla-aciklamasi/

[16] https://www.bbc.com/turkce/haberler-40038611

[17] https://medium.com/make-innovation-work/amazonun-t%C3%BCrkiye-ye-giri%C5%9Finin-beklenmeyen-etkileri-bdbd76777505

[18] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-45505298

[19] https://www.haberturk.com/turk-silahli-kuvvetleri-icin-robot-asker-projesi-gelistirilecek-1865958-ekonomi

[20] https://tr.sputniknews.com/videokulubu/201808211034851471-rusya-kalasnikov-yeni-urun-tanitimi-savas-robotu-elektrikli-motosiklet-araba-ak-308-tufek/

[21] https://www.youtube.com/watch?v=Qg4jPqW81Zc

[22] https://www.activistpost.com/2017/07/darpa.html

[23] https://www.ted.com/talks/pw_singer_on_robots_of_war/transcript?language=tr

[24] http://www.argusdanismanlik.com/blog/9/endustri-4-0-mesleklerin-yarisi-yakin-gelecekte-olmayacak/

[25] Halil Oduncu

[26] http://t24.com.tr/haber/turkiyede-nufus-80-milyonu-gecti-koylerde-yasayanlarin-orani-ise-yuzde-75,550346