Takvimler 22 Ağustos 2020’yi gösterdiğinde akşam saatlerinde Giresun’un Dereli, Doğankent ve Yağlıdere ilçelerinde büyük hasara neden olan sel felaketiyle boğuşuyordu.
Giresun’a 1 aylık yağışın bir buçuk katı 1 günde düştü. Nehre dönen Dereli ilçesinde araçlar, sel sularına kapılarak sürüklendi. 17 bina yıkıldı, 361 bina hasar gördü. Doğu Karadeniz Bölgesi'nde 90 yıllık sürede meydana gelen 59 sel, heyelan ve taşkın olaylarında toplam 644 kişi hayatını kaybetti.
Bölgede en fazla sel ve taşkın olayı Rize'de yaşanırken, bu olaylardan en fazla ölümlü afet olayı ise Trabzon'da gerçekleşti. Bütün bunları tarih bize hatırlatırken biz insanoğlu geçmişimize bakıp yaşanan bu acılardan hiç ders çıkamadık.
Haliyle ders çıkarmadığımız için de acılar tekerrür ediyor. Doğa kesinlikle kendisine yapılan ihaneti kabul etmez, intikamı da acımasız olur. HES projeleriyle yatakları değiştirilen dereler, HES lere daha fazla su taşıyabilmek için kurulan regülatörler, felaketin tetikleyicisi olmuştur. Yanlış alanlara yapılaşma felaketin etkilerini artırmıştır.
Bu bölgelerde zeminin yapısını bozacak müdahalelerden kaçınmak gerekirken, son yıllarda bu felaketi hızlandırdık. için herkes elinden geleni yaptı. Bugün yaşadığımız felaketin büyük bir kısmı insan eliyle olmuştur. . Böyle devam ederse çok daha büyük felaketler yaşayabiliriz. Ülkenin yetkilileri bu konuda radikal kararlar almalıdır.
Bakanların bölgede canhıraş çalışmalarına şahit olduk. Eminim bu bölgede görevlendirilen ve felaketin sıcak etkisini yaşayan ilgili bakanlar ilgili mercilere raporlarını sunarken insan eliyle hazırlanan felakete dikkati çekerler. Yaşanılan her bir afet sonrası olayın sıcaklığıyla her şeyi konuşuyoruz enkaz kalktığında ortalık düzeldiğinde ise hemen her şeyi unutuyoruz.
Tüm alanlarda, deprem, sel, taşkın, yangın gibi afet durumları göz önüne alınarak gerekli tedbirler alınmalıdır. Eğer yaşanılan afetlerden ders çıkarmazsak yenilerine hazır olmamız lazım. Unutulmamalıdır ki doğaya verilen her bir tahribatın insanlığa dönüşü felaketle sonuçlanmıştır.
