Ersan, kalemini, onurunu satmayan meslektaşlarında övgüyle bahsederken, iktidara yalakalık yapıp, mazlumların feryadını duymayan, asgari ücretle geçinmeye mecbur bırakılan insanların acısını gördükleri halde yazmayan meslektaşlarını sert bir dille eleştirdi.

İşte İsmail Ersan’ın ‘Aslında uzaklaşma’ başlıklı o yazası:

Günümüzün en çok karşılaşan problemi her şeyin aslından uzaklaşmalıdır. Asıl kaybedildi mi de bun telafisi zor olur. Hatta geri getirilemez felaketlere yol açar. Nedir peki aslından uzaklaşmak. İnsan yaratılışı itibariyle mükemmel yaratılmıştır.

Ancak bunun farkında olmayıp kendi eliyle esfel-i safilin yani En aşağı yerde bulur kendini. Bazen insanın aslından uzaklaşması kendi elinde değildir onu ortam aşağılık seviyeye sevk eder. Bazı insanlar da adlından zerre kadar taviz vermez tıpkı altın gibi en pis ve kötü ortamda olsa bile bozulmaz. Geçen Cuma günü Her yıl 10 Ocak tarihinde kutlanan Çalışan Gazeteciler Günüydü.

Aslından uzaklaşmayan gazetecilerin onur günüydü. Bu kişiler hiçbir zaman kalemlerini eğip bükmeden yazılar yazdı haberler yaptı. Öte yandan yalakalıkta sınır tanımayan gazeteciler de bu günü kutladı. Nedir onurlu gazeteci ve yalaka gazeteci arasındaki fark, onurlu kişiliğiyle mesleğin etik kuralına olan bağımlılığıyla anılır.

Yazının devamı için tıklayın: http://www.bavulhaber.com/aslinda-uzaklasmak-makale,138.html

Editör: Haber Merkezi