Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Bursa, Diyarbakır, İstanbul, İzmir, Mersin, Şanlıurfa, Tunceli ve Van baro başkanlarının açıklaması aynen şöyle:

“Aşağıda isimleri yazılı yönetim kurullarının 1136 sayılı kanunun 115. maddesi çerçevesinde, aynı kanunun 110. maddesinin 1. ve 17. bentlerindeki görevlerine aykırı davranışı nedeniyle, Türkiye Barolar Birliği’nin olağanüstü genel kurula gitmesi yönünde aldıkları karar, kamuoyunun bilgisi dâhilindedir.

'ÇAĞRIMIZ HRKESE'

Neden bu kararı alma yoluna gidildiğinin izahı ise, savunma makamı sıfatımızla, bu ülke üzerinde yaşayan herkese borcumuzdur. Zira alınan bu karar, sadece biz avukatları ve avukatların bağlı oldukları meslek örgütlerini ilgilendiren bir karar değildir. Bu karar; ismi, ideolojisi, ilkeleri ya da ideali ne olursa olsun, yargı bağımsızlığına zarar verecek her türlü söylem, eylem ya da eylemsizliğe karşı, savunmanın bağımsızlığını korumak için gösterilen bir karşı duruştur.

Bu karar; normalleşme eğilimini tamamlayarak yeni düzen haline gelmiş avukata şiddet haberlerinden, savunmanın itibarsızlaştırılmasına kadar başlık başlık karşı çıktığımız her menfur olay ve olguda, Türkiye Barolar Birliği’nin kemikleşme eğilimi gösteren sessizliğine sabrımızın kalmadığının ilanıdır.

'YAZIK OLUYOR'
Aldığımız bu karar, yeni adli yılımızın açılışında yürütme makamına ait bir mekanda, yargı bağımsızlığının insanlığın uğruna yüzyıllardır hukuk şehitleri verdiği felsefesini, sadece o mekanda bulunarak ve alkış tutarak yok eden Sayın Metin Feyzioğlu’nun, bizzat sarstığı güveni yeniden sağlaması için bir fırsattır.

Sayın Birlik Başkanı, bundan birkaç sene önce avukatlara ve barolara gözdağı olarak verilen ve bugün de tehdit niteliğini muhafaza eden ‘Baroların seçim sisteminin değiştirilmesi’ tartışmalarına ve baroların bizzat Sayın Feyzioğlu önderliğinde baştan revize edileceği söylemine karşı bilinçli bir suskunluk içerisindedir. Oysa bu siyasi gözdağı; tahakküm niteliğinden hiçbir şey kaybetmediği gibi, maalesef Birlik Başkanımız üzerinde başarıya ulaşmış ve kendi madununu yaratmıştır. Bu sebeple alınan karar; savunma makamını temsilden uzaklaştığına inandığımız ve 22 Eylül’ de yapılan başkanlar toplantısında hiçbir özeleştiri yapmadığı gibi, bu yeni “makbul birlik başkanı” duruşunda ısrarcı olacağını bir kez daha gördüğümüz Sayın Metin Feyzioğlu’nu, bu düşüncemizin haksızlığını ispat etmeye bir davettir.

Editör: Haber Merkezi