Deprem ülkesi olan Türkiye’de bu güne kadar pek çok deprem nedeniyle zaman zaman büyük acılar yaşanmıştır.

Ülke nüfusunun % 60'a yakını, faal olan ve zarar verebilen deprem alanları üzerinde yerleşmiştir. Daha önce yaşanan deprem felaketlerinin büyük oranda can ve mal kaybına neden olmasında, bu kentlerin fay hatları üzerinde yer almalarının önemli rolü olmuştur.

Türkiye'nin en büyük depremleri şöyle; -10 Eylül 1509 büyük İstanbul depremi İstanbul ve civar şehirleri 40 gün boyunca sallandı.

Depremde 160.000 nüfusa ve 35.000 yerleşim birimine sahip olan İstanbul’da aralarında Osmanlı hanedanından kişilerin de bulunduğu 130.000 kişi ölmüş. 1070 ev tamamen yıkılmıştır. -24 Mayıs 1719 Depremi.

Bu depremin büyük hasarlara yol açtığı yerlerden biri de İzmit’tir. -22 Mayıs 1766 Depremi -10 Temmuz 1894 Depremi-27 Aralık 1939 Büyük Erzincan Depremi Erzincan’da meydana gelmiştir.

Yaklaşık 33.000 kişi depremde hayatını kaybetmiş, 100.000 kişi de yaralanmıştır. 116.000 civarında binanın yıkıldığı bilinen Erzincan depremi dünyada meydana gelen büyük depremlerden biri olarak sayılmaktadır. -26 Kasım 1943 Ladik Depremi Samsun’un Ladik ilçesi yakınlarında olmuş 2300’e yakın insan yaşamını yitirmiş 5.000 kişi yaralanmış ve binaların yüzde 75’i yıkılmıştır. -19 Ağustos 1966 Varto Depremi 2400’e yakın ölü ve 1500’e yakın yaralı oldu.- 24 Kasım 1976 Muradiye Depremi Bölgenin 1939 Erzincan depreminden sonra yaşadığı en şiddetli deprem olarak bilinir.

4.000’e yakın insan ölmüş , 500’e yakın insan yaralanmış ve 10.000 ‘e yakın bina hasar almıştır. -17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi Resmi raporlara göre 18.000’e yakın kişinin öldüğü, 25.000’e yakın kişinin de yaralandığı bilinmektedir. Resmi olmayan bilgilere göre 50.000 ölüm ve 100.000 civarında yaralı olduğu söylenmektedir.

23 Ekim 2011 Van Depremi depremde 700’e yakın insan hayatını kaybetmiş, yaklaşık 2.000 kişi de yaralanmıştır. Son olarak da cuma gecesi Elazığ Sivrice'de 6,8 büyüklüğündeki deprem sonrası 22 kişi hayatını kaybederken, 39 kişi enkazdan kurtarıldı. Halen de arama kurtarma faaliyetleri devam ediyor. İnşallah daha fazla ölü olmaz.

Bu bilgilendirmeyi beden yaptım bakın 1509 yalından 2020 yılına kadar pek çok deprem yaşadı bu ülke o günden bu hiçbir önlem almamışız denek ki. Keşke deprem esnasında bir birimize verdiğimiz desteği deprem olmadan depreme karşı alacağımız önlemler için de versek.

Verilen deprem bilgisinden şunu anlıyoruz bu ülke bir deprem ülkesi önlemler buna göre alınmalı. Ranta kurban edilmemeli bu ülke halkı. Acaba bu son Elazığ depreminde yıkılan kaç bina imar affından faydalandı.

İmar affından her binanın faydalandırılmadı çok kötü sonuçlar doğurabilir. Gelin bu ülkeyi hep birlikte bir Japonya kadar depreme duyarlı bir ülke yakalım. Deprem her zaman söylendiği gibi insan öldürmez çürük ve sahtekar insanlar depremde daha çok insanın ölmesine neden oluyor.

Deprem toplanma alanları ile vakit harcayacağımıza ülkede deprem fay hattı kuşağındaki illerde be kadar çürük yapı stoğumuz var onu süratle tespit edip önlemler almalıyız. Bu önlemleri almazsak tıpkı başlıkta dikkati çektiğim gibi deprem olduğunda üzülür, üzerinden zaman geçtikten sonra da unuttuğumuz bir ölüm gerçeğine dönüşür.