Üretimin toprak ve hayvancılıkta olduğunun farkına vararak, en verimli koyun ırklarını ithal edip Bursa’ya getirerek hayvancılık üretiminde çığır açan Mustafa Aydın, 2017 yılında Kestel’in Gölbaşı köyüne getirdiği Romanov koyunların hayatını değiştirdiğini söyledi.
Geçtiğimiz Mart ayında ise 100 baş Zwartbles ırkı koyunu çiftliğine getiren Aydın, hayvanlarından adeta bereket fışkırdığını eti, sütü ve tek seferde dördüz yavrulama özelliğine sahip olduklarını kaydetti. Ülkemize bu ırkı ilk getirmenin mutluluğunu yaşadığını, Türkiye’nin her köşesinden siparişlere yetişmeye çalıştığını anım sattı. Ailesiyle birlikte, doğayla iç içe olduklarını ifade eden örnek girişimci Aydın, gençlerin, genç emeklilerin, eli ayağı tutan herkesin küçükbaş hayvancılık yapmaya davet etti, girişimcilerin hayal bile edemeyecekleri maddi gelirin kapılarını aralayacaklarını, şehrin karmaşasından kurtulmak için büyük fırsat olduğuna dikkat çekti.
‘KÜÇÜKBAŞ ÜRETİCİLİĞİNE KATKI SAĞLADIK’
Hayvancılığa yurt dışından getirdiği Romanov koyunları ile başlayan Mustafa Aydın, Bursa’nın Kestel ilçesine bağlı Gölbaşı köyündeki çiftliğinde üretime katkı koyduklarını belirterek şunları söyledi: “2017 yılında bir sevdayla Ukrayna’dan Romanov koyunu getirerek hayvancılığa başladım. Çiftliğimde Romanovların üretimiyle, ülkemizin küçükbaş üreticilerine katkı sağladık, sahiplendirdik. Yaptığımız doğru ve bilinçli ithalatlarla Türkiye’de Romanov ırkını belirli bir seviyeye getirdik. Ardından farklı araştırmalar içine girdim. Avrupa’dan farklı ırkların peşine düştüm, yurdumuz şartlarına uygun, ülkemizde olmayan, kaliteli, adaptasyonu kolay Zwartbles ırkı koyunları Bursa’ya getirdik. Bu sevimli hayvanların ilk kuzularını da aldık, üreticilerden gelen siparişleri titiz bir şekilde değerlendirdikten sonra kuzuları teslim ettik” dedi.
‘GENÇLER HAYVANCILIK YAPSIN, KÖYE DÖNSÜNLER’
Her yaşta vatandaşa, özellikle gençlerin toprakla buluşması için köye, tarım ve hayvancılığa dönmeleri gerektiği çağrısı yapan Hakimin çiftliği sahibi Mustafa Aydın, Ülkemizin kalkınmasının şifresi tarım ve hayvancılıkta saklı. Hayvancılık istihdamın kapısını aralıyor, küçükbaş hayvancılık bereket demek. Büyük kazanç demek. Sizin aracılığınızla genç kardeşlerimize, hatta genç emeklilere, eli ayağı tutan ağabeylerime sesleniyorum, köyünüze dönün, üç tane, beş tane, 10 tane hayvan bakabilirim diyerek yola çıkın. Doğayla baş başa olmak, birazda cesaretle ayaklarınız toprağa değecek. Gerisi kolay. Atıl durumda olan yerlerinizi değerlendirin, büyük masraflar yapmadan küçükbaşın bereketinden faydalanın. Şu bir gerçek ki hayvancılık Türkiye’nin geleceği ve kalkınmasında öncüdür. Kentlerin karmaşasından kurtulmak, betonlaşmasının önüne geçerek butik hayvancılığa yönelin” diye konuştu.
ET, SÜT VE KUZU FABRİKASI
Zwartbles koyunlarının göz kamaştıran bir ırk olduğunu söyleyen Aydın, “Zwartbles herkesin bahçesinde, kapısının önünde, ahırında, köyünde olması gerekiyor. 1. 6 ile 2.3 doğum oranı yüksekliğinde. Yani sizin 100 koyununuz olduğunda, yılda bir doğum yaptırdığınızda yüz koyundan, 230 tane kuzu alabiliyorsunuz. Buda üretici için müthiş bir gelir kapısı. Bu hayvanların ayrı bir özelliği de 8 aylık laktasyon sürecinde günde 2,5 kilo süt alabiliyorsunuz.
HABERİN VİDEOSUNU BURADAN İZLEYEBİLİRSİNİZ
Dolayısıyla, süt demek, peynir ve yoğur demektir. Buda küçükbaşın büyük bereketini ortaya koyuyor” şeklinde hatırlatmada bulunan Aydın, sözlerine şöyle devam etti: Küçükbaş yakın gelecekte Türkiye için büyük istihdam sağlayacak. Biz bu hayvanları ithal ettik, artık ülkemizde üretimini yaparak ihraç eder duruma geleceğiz. Siparişlere yetişemiyoruz. Çalışmalarımız ve azmimiz bu yönde. Çünkü koyunların kuzularını üretim yapan çiftçilerimize verdik, sayılar her geçen gün artıyor, Kuzular büyüyor, doğum yapıyor, yakın süreçte safkan Türk ırklarını ihraç etmeye başlayacağız” şeklinde ifadeler kullandı.
DOĞA İLE İÇ İÇE
Ailesiyle birlikte, anne, babasının desteğiyle küçükbaş hayvancılık yapmaya başlayan Mustafa Aydın, çiftliğinde farklı ırklarda tavuk bakıyor, kaz, ördek yetiştirerek, arazini mini hayvanat bahçesine çevirmiş durumda. Koyunları görmeye gelenlerin huzur bulduğu, doğanın tam ortasındaki doğal plato, hayvancılık yapmak isteyenlere pratik teşvikler sunuyor.
