Eski Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker’in büyük eseriydi, Zafer Plaza’nın devamı olan ucube!

Neredeyse çeyrek asra yakın Pirinç Han’ı karanlıkta bırakmıştı.

Sonunda…

Kamuoyunda tartışmalara neden olan Boyner binası yıkılıyor.

Önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin başlattığı, Alinur Aktaş’ın devam ettirip, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan aldığı destekle başlanan Hanlar Bölgesi projesinde yıkımların sonuna gelindi.

Geçtiğimiz gün Büyükşehir Belediye Başkanı Aktaş, Boyner’in yıkım süreciyle ilgili meslektaşlarımızı bilgilendirdi.

Bölgenin turizmin merkezi olacağını, tarihin ortaya çıktığını aktardı.

Buradan bakınca her şey güzel.

Ancak, tarihi ortaya çıkarmayı hedefleyen, “Bursa’yı yıkarak güzelleştireceğim” diyen Aktaş, Doğanbey Toki’nin devamındaki 6 asırlık Tayakadın Camii’nin (Daya Hatun) önüne yapılan Bursa Ticaret Borsa idari binasına, istenmemesine rağmen sustu, sesini çıkarmadı.

Ne hikmetse şimdiye kadar,

Boyner binasına sırtını dönerek açıklama yapan Aktaş’a, 600 senelik tarihin önünü kapatan betonla ilgili düşünceleri sorulmadı, unutuldu, gündeme gelmedi. Zaten ne gerek var, arı kovanına çomak sokmaya, hatırlama, unut ve sus!

Mudanya üniversitesine ziyarete gidenler, buraya ne yapıldığını merak bile etmediler!

Birkaç duyarlı siyasetçinin haricinde tepki koyan olmadı.

***

2 yıl önceydi, Tayakadın Cami’nin önünü tamamen kapatan Ticaret Borsa binasını gündeme ilk getiren olmuştum. Borsa Başkanı Özer Matlı, yazdığım haberden dolayı beni aramış, yaklaşık 23 dakikalık bir konuşma gerçekleştirmiştik. Matlı bey, böyle bir binaya burada ihtiyaç duymadıklarını, daha önce yapılan protokolden bahsetmişti.

Sıkı durun şimdi,

Borsa Başkanı Özer Matlı, tarihi cami önünün kapanmasını istemediğini söylemesine rağmen Alinur Aktaş’ı, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ı ikna edemediğini itiraf etmiş, “Tarihi kim geri getirebilir. Herkes bir yol tutturmuş gidiyor” demişti.

Hatta binanın temel atma törenine gelen, bu kente katkılarını bir türlü sayamadığımız, etliye, sütlüye dokunmayan, AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu’na yaşanan sorunu iletmesine karşın Çavuşoğlu’nun ‘benim dışımda bir olay’ dediğini de aktarmıştı.

Süper bir slogan doğrusu, “benim dışımda olay.” Merak ediyorum, Çavuşoğlu’nu Bursa’yla ilgili hangi mevzu, hangi sızı, utanç ilgilendiriyor acaba?

Neyse,

Yukarıda yazdıklarımla ilgili meraklananlar varsa,

Matlı, herkesin ulaşabileceği bir kişi.

Sorun, arayın karartılan tarihi size aydınlatsın.

Dolayısıyla,

Bu hatırlatmaları yapmaktaki maksadım elbette üzüm yemek. Bağcıyla, Alinur Aktaş’la en ufak bir alıp veremediğim yoktur. Tek derdim, Bursa’nın her alanda nefes alması.

Ama siz kalkıyor, “Hanlar Bölgesi’nin turizme kazandırıyoruz, tarihi gün yüzüne çıkarıyoruz” diyerek tellallar tutuyorsunuz, sonra, 6 sene önce Büyükşehir Belediye Başkanı Altepe tarafından restore edilerek gün yüzüne çıkarılan Tayakadın Cami’nin dibine, Ticaret Borsa idari binasının kaba inşaatını yapan Osmangazi Belediyesi’ne rest çekmiyor, bu utancın buraya yapılmasına karşı çıkmıyorsunuz.”

Kusura bakmayın ama “Bursa için canla başla” ifadeleriniz havada kalıyor.

Bir kez daha düşünmek lazım, yanı sıra hatadan dönmek ayıp değil Alinur Aktaş. Mustafa Dündar abinin inşaatını üstlendiği Bursa Ticaret Borsa binasını yıkmak için ortaya iradeni koy, bırak kim kızacaksa kızsın, kızaracaksa kızarsın.

Önemli olan tarihin akan gözyaşlarını silmek değil mi?

Bitirirken,

İlber Ortaylı’nın sosyal medya hesabına yazdığı şu notları sizlerle paylaşayım:

“İspanya da para kazanıyor, otelciler var, inşaat şirketleri ve müteahhitler var, fabrikalar var ama önüne gelen nehir ve dereleri kirletmiyor, canının istediği yere mendebur binalar çıkamıyor. Hele tarihi eserleri gölgelemeye kimsede cesaret ve vicdan yok.”