Türkiye’de İstanbul’dan sonra trafik yoğunluğundan dolayı sürücüleri çileden çıkaran Bursa, benzin, mazot ve gaza gelen zamların ardından trafik keşmekeşinde dikkat çeken rahatlama yaşandı. Gazeteci Bilal Kayaaltı, kent trafiğinin akaryakıta yapılan fahiş zamların ardından gözle görülen düzelme olduğunu yazdı. İşte Kayaaltı’nın, “Belediye değil, zamlar Bursa trafiğini rahatlattı” başlıklı o yazısı: “Hatırlarsınız, Recep Altepe görevden alındıktan sonra Büyükşehir koltuğuna oturan Alinur Aktaş, “Bursa’da trafik 2 yıl içinde sorun olmaktan çıkacak” demişti. Dendi, denmesine ama kent trafiğindeki düğüm, sorun bir türlü çözülemedi. Yani aradan 4 yıl geçti, hatta beşinci yıla girdik. “Akıllı ve küçük dokunuşlar” yapıldığı halde, eski Garaj, yeni adı sözde Kent Meydanı’ndan Heykel’e çıkmak isteyen sürücüler, Peşaver trafiğine benzeyen bölgede çile çekiyor. Araçlarıyla Altıparmak’tan Çekirge’ye, oradan insanı boğan, daraltan Dikkaldırım’a, hatta Beşevler’e gitmek mecburiyetinde olanlar ise her gün isyan ediyor. Hele ki Fevzi Çakmak ile Haşim İşcan caddelerini kullanmak zorunda kalan ambulansların siren sesleri, vicdanları sızlatıyor. Tabi bu trafik sorunun en büyük sebebi, Bursa’nın hormonlu büyümesi, aşırı göç alması. Ve tersine göçle ilgili bir Allah’ın kulunun, tamamen duygusal ilişkilerden dolayı çıkıp konuşmaması. *** Tüm bu gelişmeler, çözümsüzlükler devam ederken, Son 2 ay içinde akaryakıta gelen akıl almaz zamlar, Bursa trafiğine Büyükşehir Belediyesi’nin 4 yılda başaramadığı rahatlatmayı sağladı! Tabiri caiz ise “açlık sofuluğu” bozdu. Benzin, mazot ve gaz aşırı zamlanınca, Araç sürücüleri kontak kapatmaya başladı. Örnek vermek gerekirse, geçtiğimiz Cuma akşamı, trafiğin en yoğun olduğu akşam 18.00 ile 20.00 saatleri arasında Altıparmak’tan Çekirge’ye toplu taşımayla bile çile çekmeden kısa sürede ulaştık. Mesela, Fevziçakmak Caddesi’nde de aynı şekilde rahatlama oldu. Tabi plansızlık diyoruz ya, Zam yağmurundan dolayı araçlarını kapısının önüne, buldukları boş alanlara, otoparka, site bahçesine kilitleyenler, toplu taşıma araçlarına yönelince, balık istifi seyahat manzaraları tekrar ortaya çıktı. Yani, corona vakalarında inanılmaz bir artışın olduğu bu süreçte vatandaşlar, otobüs ve metro vagonlarında üst üste yolculuk yaptığını da hatırlatalım. Kısacası zamların getirdiği ekonomik kırılma hesap edilmeyen bir hal alabilir. Bu arada… Bursa’da bile çözülmesi mümkün olmayan trafik sorunu, en büyük mesele için ar-ge çalışmalarına bütçe ayıran Büyükşehir Belediyesi’nin kasasından daha fazla para çıkmasının önüne geçtiğini de aktarabiliriz. Sahi, Hazır kadim şehirde trafik, akaryakıta yapılan fahiş artışlardan dolayı rahatlamaya başlamışken, Bunu bir adım öteye taşımak için bir öneride bulunalım ve… Alinur Aktaş’la birlikte düğün, nişan, sünnet, cenaze merasimlerine gidenler, tasarruf tedbirleri kapsamında milyonluk siyah camlı “Mercedes Vito” makam araçlarını terk edip, bisiklet kullanarak farkındalık oluştursalar, nezaketi ön plana çıkararak şehrin tanıtımına katkı koymuş, farkındalık oluşturmuş olmazlar mı? Gönül belediyeciliğini akla getirirsek, En azından görüntüde eşitlik sağlanmış olur.”