Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, 1960’lı yıllardan buyana sanayileşme ve göçe maruz kalan Bursa’nın yeni sanayi bölgesine ihtiyacı olmadığını vurgulayarak, mevcut OSB’lerin doluluk oranının yüzde 50’yi geçmediğini vurguladı. Karaca, geleceğe sahip çıkmak adına, yeşil alanların, zeytinliklerin mutlaka korunması gereğine işaret etti.

HATİCE DOĞAN: ZEYTİNLİKLER İMARA AÇILMASIN!

CHP Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan da konuşmasında, Çataltepe Mevkii Barakfakih Organize Sanayi bölgesinde 2 Ada ve 23 parselden oluşan toplam 228 bin 984 m2 arazinin 180 bin 984 m2'sinde yani yüzde 80'inde zeytin ağaçları bulunduğunun altını çizdi. Bu arazinin 48 bin m2'lik bölümünün de orman alanı olduğunu belirten Doğan, “Geçmişte tarım ve meyvecilikle anılan Kestelimizin dört bir yanı AKP iktidarları döneminde sanayiye çevrildi. AKP yönetimleri öngörüsüz bir şekilde tarım alanlarını sanayiye açarak havamızın ve suyumuzun kirlenmesine yol açtı. Yaşadığımız bu süreçte, tarımın ne kadar önemli olduğu çok net bir şekilde anlaşıldı, bütün dünyada da kabul gören bir gerçek haline dönüştü” diye konuştu.

Hatice Doğan şunları söyledi:

“Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti henüz 2 yaşındayken, 1925 tarihinde çıkarılan 3573 sayılı Zeytin Koruma Kanunu bugün de geçerliliğini korumaktadır. 21 Aralık 2020'de Sayın Bakan Bekir Pakdemirli "1 m2 zeytin arazisini bile imara açmayacağız" dediğinde, ne demeye çalıştığını anlayamamıştık. Bakan Pakdemirli'nin "1 m2 zeytinliği bile imara açmayacağız" sözü, tam tersini mi ifade ediyordu? Bugün geldiğimiz nokta da yapılan çalışma neyin nesidir? Bu zeytinlik alan sanayi imarına nasıl açılır, anlam vermek mümkün değil.”

DOĞAN’DAN AKP’YE: “AKLINIZI BAŞINIZA DEVŞİRİN”

AKP’li yerel yönetimleri ve AKP hükümetini eleştiren Doğan, “Çiftçiye, üreticiye, tarıma, meyveciliğe, hayvancılığa ne kastınız var yıllardır anlayamadık. Çiftçi perişan, AKP iktidarı hayvancılığı ve tarımı bitirmek için seferber... Ne oluyoruz, nereye gidiyoruz? Madem Kestel'i yönetiyorsunuz, o halde aklınızı başınıza devşirin!” dedi. Doğan sözlerini şöyle tamamladı:

“Çataltepe Mevkiinde bulunan Barakfakih Organize Sanayi bölgesindeki 228 dönüm araziyi sanayi İmarına açarak, burada bulunan Narlıdere, Dudaklı, Barakfakih, Serme ve Seymen mahallerimizde yapılan tarım ve meyveciliği de bitirmeyin. Yeni sanayi bölgeleri açarak, havasıyla suyuyla yaşanmaz hale getirdiğiniz Kestel'i tamamen bitirmeyin..

Gelin Gölbaşı Barajı'nın bakım ve ıslahını yapın, o baraj yeniden verimli kullanılabilsin. Köylere söz verdiğiniz soğuk hava depolarını yapın, tarım alanlarının sulama sorununu çözün. Tarımı destekler projeler geliştirin. Zeytinlikleri doğayı daha fazla tahrip etmeyin.

Kestel'i seviyorsanız, Kestel'e, kırsal mahallelerimize değer veriyorsanız, ilçemize yapacağınız en büyük iyilik, bu yanlış projeden vazgeçmektir.”

ERDOĞMUŞ: “SANAYİLEŞİRKEN, DOĞAYA DA SAHİP ÇIKMALIYIZ”

DEVA Partisi Kestel İlçe Başkanı Turgay Erdoğmuş da doğayı dikkate almadan yapılacak sanayi imar plan çalışmalarının; barışı, hayatı, güzelliği simgeleyen zeytin ağaçlarımızın katledilmesine yol açacağını ve çocuklarımıza, gelecek kuşaklara yapılacak en acı zulümlerden biri olacağını belirterek başladığı konuşmasında, bölgedeki zeytin ağaçlarının Barakfakih OSB müdürlüğünün öncülüğünde sanayiciler tarafından yok edilmek istendiğini söyledi.

Bursa Kestel Belediyesi’ne bağlı Barakfakih Islah OSB’nin 2019’da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlanarak OSB statüsü kazandığını hatırlatan Erdoğmuş şunları söyledi:

“Bakanlığa bağlanmasının akabinde bu bölgedeki sanayi imar plan çalışmalarını yapmak üzere Bafakfakih OSB müdürlüğü yürütmekle görevlendirildi. İmar plan çalışmaları son hızla devam ettiğinin duyumlarını alıyor ve biliyoruz. Asıl vahim olan ise, bu durumda Belediye imar planlarının mevcut yasa ve yönetmelikler çerçevesinde Çataltepe Mah. (Çataltepe Köyü) 101 ada üzerinden tamamen içerisinde yüzyıllardır süregelen zeytin ağaçlarının bulunduğu, zeytinlik vasfında olan araziler üzerinden uzatma çalışmaları yapıldığını ve bu planların Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na gönderilerek el altından kıyım yapılmaya hazırlanıldığıdır.”

“BÖLGE YÖNETİMLERİ GÖRMEZDEN GELDİ, SANAYİLEŞME ARTTI”

Turgay Erdoğmuş açıklamasından satır başları şöyle:

“3573 nolu Zeytincilik Kanunu’nun 20. Maddesinde “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez. Bu alanlarda yapılacak zeytinyağı fabrikaları ile küçük ölçekli tarımsal sanayi işletmeleri yapımı ve işletilmesi Tarım ve Köyişleri Bakanlığının iznine bağlıdır.” ifadesi yer almaktadır. Bu ifadelere rağmen zamanında bölge yönetimleri tarım arazilerini görmezden gelmiş, bölgedeki sanayileşmenin gün geçtikçe artmasını sağlamış ve en verimli tarım arazileri sanayiye terk edilir duruma getirmiştir.”

“ÜLKEMİZDEKİ ZEYTİN AĞACI SAYISI ARTIRILMALIDIR”

Erdoğmuş sözlerini şöyle tamamladı:

“Ülkemizde sanayi yatırımları elbette olmalıdır. Ancak bunu yaparken doğaya saygılı olmalı ve sürdürülebilirliğe önem verilmelidir. Aksi takdirde yapılan yanlışların bedellerini çocuklarımız ve gelecek nesiller doğa felaketleri ile acı bir şekilde ödemek zorunda kalacaklardır. Toplumsal amacımız sadece bu bölge için değil, ülkemiz zeytin ağacı sayısını arttırmak olmalıdır. Bu durumlar karşısında başta UZZK olmak üzere her türlü STK ve kurumlar iş birliğine hazır olmalı ve üstlerine düşen görevi yerine getirmelidir. Lütfen geleceğimiz için; zeytinimize sahip çıkalım.”

Editör: Haber Merkezi