Siyasetin birinci kuralı, halkın derdiyle dertlenmektir.

Bunun için de sahada olmak gerekiyor.

Sokakta, caddede yoksanız, yaşanan skandalları kamuoyuna duyurmayan kibir kuyusunun içindeyseniz, yüzünüz gülmüyorsa, ‘ben muhalefet yapıyorum’ demeyin!

Maalesef siyaseti bilmeyen, muhalefetin nasıl ve nerede yapılacağını inatla öğrenmek istemeyen DEVA Partisi Bursa İl Başkanı Serkan Özgöz partisine, atandığı günden bu güne gelesiye kadar patinaj yaptırdı, havanda su dövdü, tavırlarıyla onlarca kişiyi küstürdü.

Oysa partilerin il ve ilçe teşkilatları, genel merkezlerin proje okullarıdır.

Gelin görün ki, nüfusu 3 milyonun aşan Bursa’nın çözüme kavuşması gereken yığınla sorunu, koltuğunda oturarak muhalefet yapmayı tercih eden Serkan Özgöz tarafından gündeme getirilmedi!

Böyle olunca da, negatiflikten kurtulamayan Özgöz’ün kurucu yöneticileri tek tek istifa etti.

Öyle sanıyorum ki, Özgöz DEVA Partisi’ni kendi şirketi gibi yöneteceğini sandı, eleştirilere kulak tıkadı ve sonuç ortada!

***

Şimdi DEVA Partisi Bursa’da bu olumsuz havayı dağıtmak için yola çıkan Erman Kızılyel, “ben de varım” diyor.

Kızılyel’le dün bir araya geldik, yapılacak olan kongrede il başkanlığına aday olduğunu söyledi.

Heyecanlı, yüzü gülen, Bursa’daki sorunları bilen bir isim.

Şu sözü önemli, “Plaza siyaseti yapmayacağım.”

Ben de kendisine “ Koltuğunda kum baba gibi oturur, Bursa’da yaşanan sorunlara yerinde tespit yapamazsan partin kaybeder, ah alırsın” dedim. Çok haklısınız yanıtını verdi.

Kızılyel, şehrimizdeki sorunlara olan hakimiyetini şu sözlerle aktardı:

“İl başkanlığımızın ışıklarının açık olmasından çok, Bursa’mızın sorunlarının ortadan kalkması için muhalefet yapacağım. Makam sevdalısı değilim. Vatandaşın sorunlarını gündeme getirecek refleksi göstermenin peşinde olacağız. Asla milletvekili adayı da olmayacağım.”

Valla süper, genel merkez beni görsün çabasından çok, yaşadığı kentte değer katmanın derdinde olan bir fani.

Sohbetimiz sırasında konu haftada bir intihar girişimlerinin yaşandığı Setbaşı Köprüsü’ne geldi.

Kızılyel, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a çağrıda bulunarak, “ Son 15 gün içinde 2 intihar girişimi oldu, biri ikna edildi, diğeri kararlı şekilde atladı, hastanede ölmüş. Köprü korkuluklarının altına file gerilerek veya daha farklı bir önlem alınarak,  hayattan kopmak isteyenler engellenebilir. Ayrıca kentimizin prestiji, iki ilçeyi bir birine bağlayan tarihi köprünün lambalarının yanmaması, gece buradan geçenleri ürkütüyor. Işıklandırmayı sağlıklı yapmak çok mu zor?”

Bursa’nın sorunlarına Deva penceresinden bakarak eleştiriler getireceğini belirten Erman Kızılyel, Doğancı Barajı’nın Orhaneli yolu üzerinde terk edilmiş yüzlerce köpeğin perişan haline dikkat çekti. Hayvanların su bulamadığı için öldüğünü,  kentte yakışmayan görüntülerin oluştuğunu, can dostların çok kötü koşullarda yaşam savaşı verdiklerini söyledi.

Bursa’da kentsel dönüşümün, ranta dönüştüğünü ilave etti.

Çözülemeyen trafik sorununu anımsattı.

Seçildiği takdirde, girmedik mahalle, sokak bırakmayacaklarını aktaran Kızılyel, sohbetimiz sırasında kişilerle sorunu olmadığını Serkan Özgöz’ü gündeme getirmeyerek belli etti.

Adaylığını DEVA Partisi’nin çeşitli kademelerine ilettiğini ifade eden Kızılyel, Bursa’da durumdan vazife çıkararak muhalefet yapacaklarını, iktidar partisi belediyelerinin attıkları doğru adımları da alkışlayacaklarının altını çizdi.

Öyle görünüyor ki, İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’ndan sonra, Erman Kızılyel’in pozitif enerjisi ve etkili muhalefetiyle Bursa siyasetine renk katacağını, ezberleri bozacağını şimdiden söyleyebilirim.