İstanbul Emniyeti’ndeki 4 günlük gözaltının ardından Çağlayan Adliyesi’ne getirilen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun savcılık ifadesi sona erdi.
“YALAN, İFTARA VE UYDURMA”
Cumhuriyet Savcısı tarafından gizli tanık ‘Meşe'nin beyanları İmamoğlu'na soruldu. Meşe ifadelerinde, Resul Emrah Şahan'ın Beylikdüzü Belediyesi oluşumunun bir parçası olduğunu, BİMTAŞ'ın başında olduğunu, PKK sempatizanı olduğunu, İPA'yı yeni bir rüşvet çarkı oluşturmak için kurduklarını ve Şahan'ın ağırlıklı olarak PKK sempatizanı kişileri işe aldıklarını söyledi. Savcılık, İmamoğlu'na terör örgütleriyle iltisaklı şahısların işe alımlarının doğru olup olmadığını ve bildiklerini sordu. İmamoğlu cevabında, gizli tanık ifadelerini şiddetle reddettiklerini söyleyerek, "Tümü ile yalan, iftira ve uydurmadır. Bahsi geçen bir kısım yakından tanıdığım insanların namusuna, şerefine ve haysiyetine hakaret içeren seviyesi çok düşük cümlelerle doludur" dedi.
" KATKIM YOK”
İmamoğlu'na ‘kent uzlaşısı' tanımına ve bu fikrin gerçekleştirilmesine ilişkin bilgisi ve katkılarının olup olmadığı soruldu. İmamoğlu, bu kavramı hiç kullanmadığını belirterek, ‘'Bu konuda herhangi bir katkım da bulunmamaktadır. Ayrıca başka bir siyasi partiye benim fikri ve söylemsel bir katkım olması düşünülemez. Dem Parti haricinde başkaca siyasi partilerden de seçime kısa bir zaman kala istifa edip CHP listelerinden belediye meclis üyeliklerine giren bir kısım meclis üyesi adayı da olmuştur.'' şeklinde yanıt verdi.
Ahmet Özer'in adaylık sürecine de ifadesinde değinen İmamoğlu, ‘'Esenyurt'ta aday olarak belirlenen arkadaşımızın çekilmesine müteakip Esenyurt'un demografik yapısına uygun olduğu düşünülen ve geçmişte benim de danışmanlığımı yapmış Özer, CHP Genel Merkezi tarafından aday gösterilmiştir. Bu süreçlerin tamamı, Büyükşehir Belediye Başkan adayının tavsiyesi, il başkanlığının çalışma ekibine sunulması akabinde il başkalığı bu öneriyi olumlu bulması halinde genel merkeze taşır. Bu karar merkez yürütme kurulu önerisi ile parti meclisinde oylanarak karar verilir.'' diye yanıtladı.
“POLİSLERİN KÖTÜ DAVRANIŞI OLMADI”
İmamoğlu ifadesinin devamında, 19 Mart günü İBB Başkanlık konutu kapısından gözaltına alınma metodunu kınadığını söyleyerek, "İfade etmeliyim ki işlemi yürüten polislerin nezaket dışında hiçbir kötü davranışı olmamıştır. 4 gündür nezarette bulunan bir kişi olarak yürütülen soruşturmaların içinin boş, ahlak sınırlarını aşan uydurma sorularla dolu en güçlü dayanağını gizli tanık ifadelerine bağlamış olması ve gözaltına 3-5 gün kala hatalı tespitler içeren MASAK raporlarıyla doldurulmuş, tarihe karar bir leke olarak geçecek süreç yaşatılmıştır. Milletimizin vicdanı ve adaleti bu haksızlığa karşı gereken cevabı mutlaka sandıkta verecektir. Emniyette ve Savcılıkta vermiş olduğum ifadelerde de görüyorum ki bana ve arkadaşlarıma akla hayale gelmeyecek suçlama ve iftiralarla bir yol tercihi yapılmaktadır. Bu yargı tacizi sürecini önüme koyan herkesi en üst seviyede kınıyor, hakkımı ömrüm boyunca hukuki yollardan arayacağımı beyan ediyorum. Milletimiz büyüktür, bu iftiralar milletimizin bağrındaki duvarlara çarpıp geri dönecektir" ifadelerini kullandı.