Hayat bazen aklına gelmeyen işler ile seni bambaşka iklimlere götürür. 2019 yerel seçimleri sürecinde Büyük Birlik Partisi adayı olarak girdiğimiz bir kıraathanede halka selamlaştıktan sonra.

Tamda Moldova ile oynan milli maçın devre arasında, bir beyefendi kentsel dönüşüm ve imar barışıyla ilgili soru sorunca halktan müsaade alıp çok kısa bir bilgiler vermeye çalıştım.

O sırada teşkilattan bir kardeş canlı yayın yapmış. Bunu gören diğer kıraathane deki halktan bazıları bulunduğumuz mekana gelmişler. Sebebi de kentsel dönüşümle ilgili verdiğimiz bilgiler. Bu arada maçın ikinci yarısı başladı ama kendilerini yakından ilgilendirdiği mevzuyla ilgili iştahla sorular sorulmaya devam etti, vatandaşlarımızı aydınlatıp, uyarılarda bulunduk.

Kıraathaneden ayrılırken emekli öğretmen olduğunu söyleyen beyefendi, ‘oyumu Komünist Partiye verecektim ama size vereceğim’ deyince ortamda derin bir sessizlik oldu.

Bir kaç saniye sonrası, sessizliği alkışlar bozdu. Bu nasıl oldu derken konuşmamda kentsel dönüşümde adil bir paylaşım olması gerekliliğin birinci görevimiz olacagını söylemiştik.

İşte bu halkın yüreğine dokunmuş. Yani adil, vicdanlı öğretmen şöyle haykırdı. ‘Karl Markx gibi düşünüyorsunuz’ dedi. Bizde karşılık olarak en son, ‘Das Kapitalin birinci cildini bile bitirmemiştim ama seçimlerden sonra Karl Markx’ı yeniden okumaya çalışacağımı’ söyledim

Evet değerli okurlar. Bu köşeden kitap okumalarına Karl Markx ile başladık ama bitmeyeceğini biliyordum. Bitmemesi de gerekiyor, riyakar ve dalkavuklarla mücadele devam ediyor.

Kaldırın kafanızı bakın Yıldırım’a tek bir çivi çakılmadan geçen koskoca seneler. Sabah sporu yapmaktan, halkın derdiyle derlenmeyi unutan Oktay Yılmaz ve yardımcısı ampul kıran, gaz lambalı basın açıklamaları yapan zavallı!

An itibariyle derim ki, adalet, adalet, adalet. Vicdan, vicdan, vicdan. Karl Markx bunu demiş. Tıpkı Hz Peygamber gibi.

Şimdiden duyurmak isterim.

Kitap okumalarımız önümüzdeki hafta büyük mücadele adamı Malcom X’le devam edecek.

Vesselam…