Bilal Kayaaltı'nın haberi

AK Parti hükümetinin ülkede yaşanan sorunlara kayıtsız kaldığını söyleyen Saadet Partisi Bursa il Başkanı Mehmet Atmaca, halkın yanındayız diyerek slogan atan ama milletini fakirleştiren bir iktidar karanlığı ile yüzleştiklerini hatırlattı. Üretim yapanların, maliyet artışlarından dolayı iflas etmeye başladığını dile getiren Atmaca, AK Parti’nin toplumun tüm kesimlerinden yükselen feryadı kulaklarını tıkadığını, gözlerini yumduğuna dikkat çekti.

"YANLIŞ POLİTİKALAR YÜZÜNDEN BÜTÜN VARLIKLARIMIZ İPOTEK ALTINDA"

Hükümetin devlet mekanizmasını döndüremediğini ifade eden Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Mehmet Atmaca, şunları söyledi: “Parayla zenginlik olmaz, üreterek zengin olabiliriz. İhracat 250 milyar dolar oldu ama ithalata dayalı ihracat bu. Ürettiklerimizi dış pazara satmıyoruz, dış pazardan gelen hammaddeyi Türkiye’de işleniyor, sonra ihracat yaptık deniyor. Bu kendi kendimizi kandırmaktan başka bir şey değildir. Bugün ülkemizde bulunan yabancı üreticiler çok ciddi destek taahhütleriyle bu topraklardalar. Yaptıkları tek şey istihdama katkı başka bir şey yok. Maalesef yanlış politikalar yüzünden bütün varlıklarımız ipotek altında. Damızlık büyükbaş hayvanı olan üretici maliyet artışlarından dolayı altın değerindeki hayvanlarını kesime gönderiyor. Yeme üç kat zam gelmiş, sütü üretene yüzde 20 artış veriliyor. Böyle zulüm olmaz, kendi üreticisini, kendi köylüsüne ihanet eden bir iktidar söz konusu. Vahim olan ise yaşanan krizden ders çıkarılmıyor, uyarılar dikkate alınmıyor” dedi.

“KÖYLÜ, ÇİFTÇİ BİTTİ”

Köylerde insan kalmadığını kaydeden Mehmet Atmaca, “Üzülerek hatırlatıyorum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başbakanlığı döneminde köylerin nüfusunu yüzde 5’e indireceklerini söylemişti. Bugün bunu başardılar, gelecek nesillerin ayakta kalmasını sağlayan, üretimin, hayvancılığın ve tarımın merkezlerini yok ettiler. İnsansızlaştırdılar. Bursa’nın 4 dağ ilçesi veba salgınına uğramış gibi. Bu ilçelerin köyleri ıssızlaştı. Neden ektiğinden, yetiştirdiğinde para kazanamıyorlar. Peki nereye gitti bu insanlar? Verimli arazilerini, doğdukları toprakları bırakarak kentte göç ettiler. Fabrikalarda asgari ücretle çalışmak zorunda kaldılar. Şimdi iktidar kalmış, köylüye, çiftçiye destek oluyoruz far farası yapıyorlar, algı oluşturup, milleti kandırıyor. Madem Türkiye her alanda zenginleşiyor, neden kırmızı eti hala ithal ediyoruz, neden et tüketimi çok pahalı olduğundan dolayı azalıyor” diye ifadeler kullandı.

"DEVLETİN KASASINDA BÖYLE BİR PARA YOK "

İktidarın borç aldığı parayı dağıttığını belirten Atmaca, sözlerini şöyle sürdürdü, “Şu anda iktidar devlet eliyle para dağıtıyor. Bu para kimin? Kimin parasını dağıtıyor. Alınan faizli paraları dağıtıyor. Katar’dan 15 milyar dolar geldi. Erdoğan, 15 Temmuz’un finansörü dediği Birleşik Arap Emirlikleri’ne gitti. Buradan da borç istedi, kısa süre sonra yaptıkları borç para anlaşması ortaya çıkacak, milleti nasıl bir kıskacın içine soktuklarını göreceğiz. Devlette en önemli şey şeffaflıktır, denetlenebilirliktir. Devlet borçlanıyor ama hangi şartlarda borçlandığını bilmiyoruz. Şuan 60 milyar dolar millete para dağıtacaklar. Bu paraları nereden buldunuz? Devletin kasasında böyle bir para yok, aldıkları borç parayı dağıtacaklar. Para talep edenin faizle ilgili tasarrufu olamaz. Maliye Bakanı İngiltere’ye gidiyor tefecilerden borç istiyor. Cumhurbaşkanı kalktı faizi indireceğiz diyor, borç alan faizi nasıl indirecek mümkün değil. Birileri buradan büyük rantlar elde ediyor. Geçenlerde açıklandı, en çok kazananlar bankalar olmuş, tablo bu işte. Halk fakirleştiriliyor, bir avuç mutlu azınlık daha da zenginleşiyor.  Meclis pasifize edilmiş durumda. Bakanlar memur gibi. Otur, kalk. Ortada buz gibi köle sistemi var. Üretim olmadığı için akaryakıtta dışa bağımlı olmamızdan ve katmerli vergilerden dolayı gözümüzün gördüğü her şeye zam yapan AK Parti hükümetinin borazanlığını yapanlar, zamları biz yapmıyoruz diyerek, Türkiye’de yaşayanların aklıyla alay ediyorlar” dedi.

"NECMETTİN ERBAKAN’IN BAŞBAKANLIĞINI MUMLA ARIYORUZ"

Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın başbakanlık yaptığı dönemin mumla arandığını söyleyen Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Mehmet Atmaca, “Ülkeyi yangın yerine çeviren iktidar, 54. Hükümetin Başbakanı Necmettin Erbakan’ı bile taklit etmekten aciz. Oysa Erbakan Hoca, emekli, asgari ücretli ve memurların maaşlarına yatığı hayal bile edilemeyecek zam sayesinde esnaf, çiftçi, köylü, hayvancılık yapanlar zengin oldu. Çünkü üretim arttı, piyasanın alım gücü artmasıyla birlikte üretilen mala zam yapılmayınca tüketim de çoğaldı. Yani alanda, satan da memnundu. Ya şimdi? Esnaf yüksek elektrik ve doğalgaz faturaları yüzünden iflas ediyor. Köylü fakir, çiftçi tarlasını ekemediği gibi, hayvancılık yapanlarla birlikte borç bataklığına terk edilmiş durumda. Erbakan hükümeti mumla aranıyor. Bunun neresi adaletli kalkınma? Birisi kalsın izah etsin. Asgari ücretli ve emeklinin maaşlarına zam yapıldı, para bu insanların cebine girmeden eridi, yok oldu” diye konuştu.

6 MUHALEFET PARTİSİNİN BİR ARAYA GELMESİ

6 muhalefet partisinin bir araya gelmesinin Türkiye için çok önemli bir gelişme olduğunu kaydeden Atmaca, son olarak şöyle konuştu,” Geçtiğimiz hafta Ankara’da gerçekleşen 6 partinin bir araya geldiği toplantıya ilişkin de Atmaca, şunları söyledi: Şu hususun altını çizeyim, bu buluşma asla ittifak toplantısı değildi. Türkiye’nin en temel meselesi olan, yasama, yürütme ve yargıda yaşanan sıkıntılar ele alındı. Demokrasinin askıya alınması konuşuldu. Bütün bu yetkilerin bir kişide toplanmış olması, ülkemizi karanlık bir dehlizin içine soktu. Başkanlık sistemi vücuda girmiş kanser mikrobundan farksız. Henüz seçim takvimi daha belli olmadan, seçim kanununda değişiklik yapılmadan ittifak görüşmesi olmaz. Biz Saadet Partisi olarak hiç kimseyle bir ittifakımız yoktur. Biz herkesle ittifak yapabiliriz. Bütün siyasi partilerle diyalog kuran tek siyasi hareketiz. Böyle bir adımın ortaya çıkmasını sağlayan da genel başkanımızı Temel Karamollaoğlu’dur. Dolayısıyla o masada konuşulanların metni 28 Şubat’ta halka ilan edilecek. Bu arada 28 Şubat tarihiyle ilgili iktidar algı operasyonu yapıyor. Bir sürü şeyler söyleniyor. Bir kere 28 Şubat’ı kimin yaptığını tekrar değerlendirmek lazım. Yani o dönemi hatırlayanlar daha iyi bilir. Tabi ki CHP onların içindeydi ama ondan daha çok ANAP, DYP, MHP vardı. Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve Devlet Bahçeli vardı, bu isimler cuntaya karşı Erbakan’ı yalnızlaştırdılar. Halkın yanında olan iktidarı, demokrasi dışı güçlere değiştiler. Refah Yol hükümetinden sonra kurulan ilk hükümetin, 28 Şubat kararlarını uygulayan başbakan olarak Mesut Yılmaz tarihe kara bir leke olarak geçmiştir, içinde MHP ve Bahçeli’de vardır. Bu acıyı milletimiz bilmeli, AK Parti’nin halktan sakladığı bu işte” şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi