8 Nisan 1971 yılında İngiltere’de düzenlenen ilk Dünya Roman Kongresi’nde alınan kararlar, o günden bu yana Romanların tüm dünyada ayrımcılığa karşı mücadelesine yol gösteriyor. “Barış, refah ve dayanışma için birlik” anlayışıyla Dünya Romanlar Günü olarak kutlanıyor.
 
Dil, din ırk ve mezhepçi zihniyetle insanları ayırmak insanlık suçudur. Kişiler doğacağı yeri ve ailesini seçme gibi bir lüksü yoktur. Kimi anadan ,kimi babadan kimi doğduğu bölgeden ırkından, dilinden dışlanmaktadır. Toplumun tüm renkleri ve dilleri, dinleri mezhepsel gurupları bizi yaratan yaratıcı tarafından yaratılmıştır.
Türkiye’nin en büyük gruplarından birini oluşturan ve ülkenin dört bir yanına dağılmış olan Romanlar ve Romanlar gibi yaşayanlar, ülkemizin çeşitli bölgelerinde farklı isimlerle anılmaktadır bin yılı aşkın bir süredir bu toprakların çocukları olmalarına karşın en çok ayrımcılığa uğrayan grupların başında geliyorlar. Bu sanatkar toplum göçebe olarak doğal yaşam sürdürmektedir. Yerleşik hayata geçenler çoktur.

Aslında doğuştan sanatkar olan bu insanlar ,Türkiye'nin sanayileşmesinde öncü olmuştur. Belki gülersiniz ama sanayi olmadan önce bir çantayla seyyar dincilik, seyyar tenekecilik, seyyar kuyumculuk ,seyyar kalaycılık saraçlık, ayakkabı tamiri, nalbantçılık ,sele-sepet, dokuma,  başlıca meslekleridir. 
Tarihsel ve toplumsal bir arka plana sahip önyargılar ve ayrımcılık, Romanların eğitim, istihdam, barınma ve sosyal güvence gibi temel haklarına erişimlerinde ağır sorunlarla karşı karşıya kalmalarına yol açıyor. Bu sorunların yanı sıra yaşadıkları yoksulluk ve yoksunluk Romanların toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasi yaşama eşit olarak katılımının önündeki en büyük engeli teşkil ediyor. Romanların yaşadığı sorunlara dikkat çekilirken sorunların çözümüne destek verilmesi şart .Sosyal ve sanat dünyasına, müzik dünyasına büyük kazanımlar sağlamıştır bu gurup halen bugün Türkiye'nin en kıymetli sanatçıları bu gruptan çıkıyor ailede aldığı eğitimle sanatında hit insanlar olmuştur demek ki insanları, kamu ve yerel yönetimler tarafından rehabilite  edilmiş olsa daha güzel kazanımlar olur.
Günümüzde, Roman çocukların eğitime erişimi meselesi endişe verici boyutlarda. Roman çocuklar, maddi olanaksızlıklar yüzünden çok erken yaşta okul sıralarını terk etmeye mecbur bırakılıyor. 
Haydi gelin dilinden ,ırkından dolayı ayrıştırmayalım, hepimiz insanız, insanca yaşamak hakkımız
Yok birbirimizden farkımız.