İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, temas ve incelemelerde bulunmak için Bursa’ya geldi. Merinos platosunda ‘Türkiye Muhtarları El Ele’ projesi kapsamında düzenlenen toplantıya katıldı. Muhtarların vatandaşla devlet arasında köprü kurduklarını vurguladı.

“UYUŞTURUCU YAKALAMADA REKOR KIRDIK”

Dünyada ele geçirilen eroinin yüzde 21’ini bu ülkenin polis, jandarma, sahil güvenlik ve gümrük muhafaza birimlerinin yakaladığını belirten Bakan Soylu, “Cumhuriyet tarihimizdeki eroin yakalamadaki rekorunu egale ettik. 2019 yılında 20 tondu, bu yıl ise toplam 22 tona çıktı. Bunun 20,5 tonunu güvenlik güçleri, 1,5 tonunu da gümrük muhafaza ekiplerimiz yakaladı. Bütün bu mücadele hep birlikte sürdürülmelidir. Türkiye’de 2017 yılında uyuşturucudan ölenlerin sayısı adli tıp rakamlarına göre 941’di. Biz 2020 yılını 314 ile tamamladık. İnşallah bu yıl daha az bir rakamla bunu bitireceğiz. Bu el birliğiyle olmaktadır. Bir taraftan meselenin arza yönelik mücadelesi, bir taraftan talebi düşürmeye yönelik mücadelesi, bir taraftan rehabilitasyonla bu işin hep birlikte içerisindeyiz. 28 Avrupa Birliği ülkesinde yakalanan ecstasy tabletin toplamından yaklaşık 2 kat fazlasını yine bu ülkenin güvenlik birimleri yakalamaktadır. Bunu biz mi üretiyoruz? Hayır. Bunların hepsi yurt dışından geliyorlar. Amerika, Afganistan’ı işgal ettiğinde 15 bin dekar ile 20 bin dekardı oradaki üretim, 200 bin dekara çıktı. Buradan bir siyaset ürettiler. Sadece insanların oradaki hayatını kabusa çevirip, göç etmesini temin etmediler. Aynı zamanda dünyaya uyuşturucu ihraç ettiler. Bunu kim yaptı? Amerika’nın bizatihi kendisi yaptı ve bunu bir politika olarak ortaya koydu. Derdi bu bölgeleri istikrarsızlaştırabilmek, bu bölgeleri ufka değil, vizyona değil sadece ayaklarının ucuna bakabilecek duruma getirmektir. Başka hiçbir tablo değil” dedi.

“SURİYELİLERİN HAYATINI NORMALLEŞTİREN ADIMLAR ATTIK”

DEAŞ, PYD ve PKK’nın Irak ve Suriye’nin devlet otoritesini yok ettiğini belirten Bakan Soylu, şunları kaydetti: “Dünyanın 4 temel sorunu vardır. Salgın hala sorun. İkinci temel sorunlardan bir tanesi, göç sorunu. Litvanya, Belarus, Polonya, Fransa, İngiltere, Almanya bizim yaşadıklarımızın yüzde 1’ini yaşadıkları halde hepsi korkmuş. Her yerde söylüyorum göç sorununu Türkiye ile Yunanistan arasına sıkıştırıp, cingözlük yapmaya çalışıyorlar. Kendilerini buradan kurtarmaya çalışıyorlar. Bir tane Angelina Jolie gibi bir aktrist gönderirler, o da bir fotoğraf verir. Onlar da oturup, ‘Ne güzel ilgilendik bu işlerle, ne güzel oldu’ derler. Ya kolları kopan çocuklar? Ya anne ve babalarını kaybeden evlatlar? Bütün bunlar ne olacak? Biz Suriye’de 1400 tane sanayi sitesi yaptık. Kendi paramızla değil. Orayı ilk önce huzura getirdik. Ondan sonra oranın meclisiyle ortak bir şekilde bir yer ayarlandı. 2 yıl önce gidip, ‘burada yapalım’ dedik. Şu anda bir bölümü bitti. Tam 25 bin kişi çalışacak. Şimdi orada evler yapılıyor. Biz Batı gibi Afrika’nın madenleri yüzünden bölgeyi sömüren, ondan sonra posasını orada bırakıp, ‘bu insanlar ne yaparlarsa yapsınlar, biz onların ucuz emeklerini istismar ederiz’ diyen millet değiliz. Biz Suriye’deki hayatın normalleşmesini sağlayacak adımlar attık” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi