Hz. Peygamber, Mekke’nin egemenleri karşısında dik durarak, yaptıkları utanmazlıkları yüzlerine medeni bir şekilde haykırmaktan geri kalmadı. Ona inananları hayal kırıklığına uğratmadı, kapalı kapılar ardından pazarlık yapmadı.

‘Gelene ağam, gidene paşam’ demedi.

Kendisini eleştirenleri ötekileştirmedi, kaşlarını çatmadı, göründüğü gibi oldu. Hele cicili bicili sözler söyleyip algı operasyonu yapmayı aklından bile geçirmedi.

Doğdu şehre geri döndüğünde kan akmasına müsaade etmeyerek, kendisine, ailesine, en yakınlarına akla hayale gelemdik işkenceler yapan Mekkeli müşrikleri bile affetti.

Toprağı bol olsun, Taraf’ta birlikte çalıştığım AK Parti İstanbul milletvekili Markar Esayan şu sözü çok sık tekrarlardı:

“Kapısının önünü süpürmeyen, kendi mahallesindeki çirkinliklere susanlar, gürültü bile çıkaramazlar.”

***

Şimdi kendi kapısının önünde, partisinde yaşanan akıl almaz hadiselere gözlerini yumanlar, AK Parti’yi siyasi etikliğe davet etmeleri hakikaten çok komik.

Kimden söz ediyorum, Gelecek Partisi İl Başkanı Alpaslan Yıldız ile Bursa’da valilik yapmış, sonra merkeze çekilen, ardından da emekli olan İzzettin Küçük’ten.

Geçen hafta Küçük ve Yıldız bazı gazetecilerle gerçekleştirdikleri medya buluşmasında, kendilerini eleştirdikleri için çağırmadıkları hariç, muhalefet olarak iktidar partisine eleştiriler getirmiş…

Toplantıda Küçük, siyasi etiklikten bahsetmiş. Dürüstlük ifadeleri öne çıkmış. İktidara geldiklerinde, akraba kayırmacılığına son vereceklerini söylemiş.

Şimdi kusura bakmayın Vali Bey ama…

Sizin il başkanınız Alpaslan Yıldız’a kurucu il yöneticileri verdikleri paraların nerede harcandığını sorduklarında, susturulmak istenmelerine neden sesinizi çıkarmadınız?

Şehirlerin talanından bahsediyorsunuz ya, siz Bursa’da Vali olduğunuz dönemde bu kent talan edilmiyor muydu?

O gün neden sustunuz da, şimdi konuşuyorsunuz?

Gelecek Partisi Bursa’nın kurucularından olan 30’a yakın il yönetim kurulu üyesi istifa etti. Bu faniler, yıllarca AK Parti Nilüfer ilçe başkanlığı yapan Alpaslan Yıldız’ın anti demokratik tutumuna tahammül edemedikleri için, Ahmet Davutoğlu’nun şeffaf olacağız sözüne inanarak geldikleri partiden ayrılmaları sizi ilgilendirmiyor mu?

İl Başkanı Yıldız’ın bırakın muhalefet yapmayı, il yöneticilerine karşı yaklaşımları sizi neden rahatsız etmiyor?

İzzetin Küçük, kendi partinizde yaşananlara gözlerinizi yumarak mı ülkeye demokrasi, adalet, huzur ve zenginlik katacaksınız?

AK Parti’nin ülkeyi yönetemediğini söylüyorsunuz, kendi evinizdeki kirliliği, yani partinizin Bursa il teşkilatında meydana gelen hadiseleri ortadan kaldırmadan iktidarı eleştirmeniz, sizin vicdanınızı sızlatmıyor mu?

Sizin demokrasi anlayışını bu mu?

AK Parti teşkilatlarında emek verenlerin dışlandığını algıcı bir ifadeyle dillendiren Alpaslan Yıldız, kendisinden yaka silkerek Bursa il yöneticiliğinden istifa edenlerin emeğini neden düşünemiyor Vali Bey!

Mesela, Emek’ten Bursa Şehir Hastanesi’ne yapılacak metro hattı ihalesindeki peşkeşle ilgili Alpaslan Yıldız niye sustu, muhalefet becerisi gösteremedi? Niçin mevzuyu yargıya taşıma cesaretinde bulunmadı. Hiç düşündünüz mü?

Yıldız AK Parti için “içeride eleştiri imkanı yok” demiş.

Yahu para verip, nereye harcandığını soranlara, “size hesap vermem” diye cevaplayan, yönetim kurulu üyesi Mehmet Doğan’ın tartaklanmasını seyreden bir il başkanı ne kadar inandırıcı olabilir?

Hesap sorduğu için istifa eden Gelecek Partisi Bursa il yönetim kurulu üyesi Mehmet Doğan

Bir meslektaşım Ahmet Davutoğlu için, Bursa teşkilatıyla ilgili “ceketin düğmelerini yanlış ilikledi” demişti.

Gerçekten yaşananlara bakıldığında yanıldığını söyleyemeyiz.

Geleceği inşa edeceğim derken, partisinde yaşanan nahoş hadiselere gıkını çıkmayanların evlere şenlik hali.

Uyuşturucu organizasyonlarını, çeteleşmeyi ve Süleyman Soylu ile ilgili iddialarda bulunan Sedat Peker’in anlattıkları karşısında susan, sonra Peker hakkında ağırlaştırılmış müebbet istendiğinde haber yapma yarışında olan “havuza” düşen medyaya benziyor!

Dolayısıyla,

Davutoğlu Anadolu’yu gezerken, AK Parti’ye eleştiriler getirip, “çare biziz” derken, Bursa’da neler olup bittiğine de bir el atsa çok iyi olacak…

Yüzde 1’lik muhalefet partisinde olup bitenler böyle işte Kamil!