Dün çok enteresan bir şey oldu.

AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, cami avlusuna bırakılmış öksüz çocuktan farksız olan Yenişehir Havaalanı için sosyal medya hesabından “Açık Davetimdir” paylaşımında bulundu.

Bursa’nın bir köşesinde atıl durumdaki havaalanın yerel ve yurt dışı uçuşlarda aktif hale getirilmesi için “bütün siyaset yapan kurumlar, hemşeri derneklerine, iş dünyamız, basınımız ve Bursa sevdalılarını Bursa Havalimanı ortak gündeminde bir araya gelmeye davet ediyorum” çıkışında bulundu.

Çağrıda bulunduklarının içine, bir siyasetçi olarak, aman kırılmasınlar düşüncesiyle kerameti kendilerinde saklı olan ‘hemşeri derneklerini’ de almayı ihmal etmemiş.

Neyse asıl mevzuya dönelim.

Vekil Esgin’in paylaşımında şu ifade çok dikkat çekici: “Bursa Havalimanının etkin olarak kullanılması için uzunca bir süredir büyük bir mücadele veriyoruz.”

Sanırsınız ki, muhalefet partisi milletvekilinin açıklaması…

Mustafa Esgin, Bursa’da yaşayanlara seslenirken, kimsenin polemik çıkarmaması gerektiğini de ilave ediyor.

Tamam ama…

Yenişehir Havaalanı’ndan Türkiye’nin her iline, dünyanın her şehrine uçmayı herkes arzu ediyor. Gelin görün ki, acayip pazarlıklar içinde, birilerinin işletmesine sunulan Sabiha Gökçen varken, Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nu Yenişehir’in aktif hale getirilmesi için nasıl ikna edeceksiniz?

Çok uzun zamandan beri Yenişehir Havaalanı için Bursalı iş insanları, BTSO ve CHP Bursa örgütünün didinişi var ama Ankara bu sesi bir türlü duymak istemiyor, “İstanbul size bir adım, bakın parayla geçilen köprü yaptık, yol yaptık” diyerek kibarca bizleri yönlendiriyor, tepkilere aldırış etmiyorlar.

Trabzon’a, Gaziantep’e, Erzurum’a falan uçun yeter demeye getiriyorlar!

***

Sahi bir de,

AK Parti Bursa Milletvekili, kısa süre başbakan yardımcılığı yapmış Hakan Çavuşoğlu’na da sormak lazım, Yenişehir Havaalanı’nın öksüzlüğünü! Bugüne kadar ne gibi mücadele vermiş mesela. Eski, yeni Ulaştırma bakanlarının yakasına yapışmış mı Yenişehir Havaalanı için?

Tabi.

Bursalı Mustafa Esgin’in çağrısına eyvallah demekle birlikte, kendisinden birkaç çıkış daha yapmasını arzu ediyoruz.

Şöyle ki,

Tabakhaneler Bölgesi’ni TOKİ’ye pazarlayan Alinur Aktaş’a, “yahu sen ne yapıyorsun, ben saçlarımı sağlık turizmi için ağarttım. Tabakhaneler sağlık turizminin merkezi olacak diye haykırdım durdum. Yunuseli Havaalanı arazisini de beton bina iştahlılarına servis etmenin derdindesin, bu aşkından vazgeç” demesini bekleriz.

Uludağ’ı da unutmuş değiliz. Hani şu dört mevsim turizme kazandırılacak denileli 3 yıl geçmesine rağmen, tek bir çivi bile çakılmayan, otellerin 9 ay kapalı kaldığı turizm merkezi!