GUHEM Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi'ndeki basın buluşmasında, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, projeleriyle ilgili bilgiler verdi. BTSO Başkanı İbrahim Burkay’ın konuşmasında şunlara dikkat çekti: “BURSA ÜRETİME DEVAM ETTİ” “ Pandemiden kurtulduk derken Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş ekonomik sosyal hayata yansıdı ama az hasarla bu sıkıntıları atlatıyoruz. Türkiye’nin en büyük Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda bu süreci atlatmaya çalışıyoruz. Kısa vadede en az hasara uğramak stratejimiz. Küresel anlamda yaşadığımız sıkıntılar, ortaya imkan da sunmakta. Bursa ekonomisine bunların yansımasıyla, 52 bin üyemizin değişim sürecinde nasıl bir politika izlemeleri için çalışıyoruz. Yoğun süreçte çok sık bir araya gelemedik. Pandemi döneminde bir kriz masası oluşturduk ve valilik ile birlikte yürüttüğümüz bir kriz masamız vardı. Bursa üretimini durdurmadı. Ekonomi çarkları çok sıkıntılarla kendini döndürdü. “FİRMALARIMIZ KAPANMADI” Kriz sonrası normalleşme dönemine uyum sağlamaktı en büyük hedefimiz. Açılan ve kapanan firma sayısına baktığımızda pozitif anlamda bir sayıya ulaştık. Bu dönemde firmalarımız kapanmadı. Olumlu, olumsuz etkilenen meslek gruplar ve sektörler oldu. Bu süreci ciddi anlamda negatif yaşayanlar oldu. Bu dönemde dijital platformu çok iyi kullandık. Ciddi bir toplantı trafiği yaşadık. BTSO olarak takip ettiğimiz konuları çözüme kavuşturacak yol izledik. Bütçe ile ilgili konularda bazı talepleri karşıladık bazılarını karşılayamadık. Önümüzde yeni bir dünya var. Bu pandemi sonrası ‘yeni normal’ dedikleri yeni ekonomi tarihidir. Yeni ülkeler tespit ediliyor. Mevcudu korumak isteyen yapılar var. Doğal olarak tüm coğrafya merkezlerinde Türkiye var. Bunu en iyi şekilde değerlendiriyoruz, ihracatı artırıyoruz. “İHRACATA DAYALI BÜYÜMEDE BURSA ÖRNEK OLDU” “Yeni ekonomi hedefleri bunlar. Biz sanayi devrimini ülke olarak ıskalamış da olsak, gelişmiş ekonomilerin yeni ekonomik yol haritasına ihtiyaç duyulduğunu gösterdi bize. Türkiye’nin avantajlı olduğu konular var tabi, hayata geçirmek için bazı kronik rahatsızlıkları ortadan kaldırmamız gerekiyor. Türkiye’nin 50 yıldır içinde bulunduğu çıkmazı çözecek olan üretime yüksek teknolojiye ve ihracata dayalı büyüme modeli. Bursa bu modelin en büyük örneği. “10 TANE BURSA OLSA EKONOMİK DALGALANMA OLMAZDI” Şu hususun altını çiziyorum. Bursa’nın üretimde ortaya koyduğu performansla, Türkiye’de 10 tane Bursa olsa ekonomik dalgalanmaların hiçbirini yaşamayız. Burada yazılanlar, çizilenler tarihe bir not olacaktır. Bu yaptığımız görevler bu şehre karşı en büyük sorumluluğumuz. Mutlaka eksiklerimiz, düzeltmemiz gereken şeyler var ama biz dedik ki ortak akıl olarak bu hataları, eksikleri düzeltmek için yola çıktık. Artık bundan 30 yıl önceki girişimler yok. Göreceksiniz 20 yıl içinde hem dünya siyasetinde hem dünya ekonomisinde çok farklı gelişmeler olacak. Gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla Bursa’yı zirveye çıkarmak için dünyadaki en gelişmiş en teknolojik bölgelere baktık. Buralardan aldığımız bilgilerle Bursa’yı donattık. Silikon Vadisi’ne baktık, TEKNOSAB’ı kurduk. Almanya’ya bakıyoruz ve ekonomisine gıpta ediyoruz. Almanya sanayi alanlarına yüzde 4,4 lük bir kısmı bırakmış. Bursa ise yüzde 0,8. Bursa, Türkiye sanayisinin yüzde 6,25 ini üretiyor. Ar-Ge merkezleriyle Türkiye’de 2. sıradayız. 2013’ten bu yana 60’a yakın makro proje yaptık. Bu projelerin tek amacı güçlü olduğumuz sanayilerde daha da iyi işlere adım atmak. Biz heyecanlıyız, üretmekten vazgeçmeyeceğiz.”