Saadet Partisi Bursa İl Başkanlığı hasat döneminde çiftçilerin sorunlarına çözüm önerilerini sunmak üzere basın açıklaması yaptı. Bursa İl Başkan Yardımcısı Özacar açıklamasında "Nutukları halktan, icraatları rantçılardan yana olan siyasi iktidarı samimiyete davet ediyoruz." diyerek iktidara yüklendi.
Şehreküstü Meydanı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasında “Saban silahtan güçlüdür” diyen Saadet Partisi Bursa İl Başkan yardımcısı İbrahim Özacar, ziraat mühendislerinin, tarım alanlarında çalışan mevsimlik işçilerin özverili adımlarının çok kutsal olduğunu söyledi. Peygamberlerle başlayan Tarım çalışmaları ve tarıma dayalı gıda ürünlerinin üretimi insanlık tarihinde çok önemli bir yere sahip olduğunu ifade eden Özacar, Peygamberler önce insanı bilinçlendirdi, sonra insan toprağı ekerek üretime katkı koydu” şeklinde ifadeler kullandı.
“ÇİFTÇİ ÜZERİNE DÜŞENİ YAPIYOR, İKTİDAR KÖSTEK OLUYOR”
SP İl Başkanı Mehmet Atmaca ve yöneticilerinde hazır bulunduğu açıklamada, Bursa’da tarım alanlarının hızla betonlaştırıldığına değinen Saadet Partisi Bursa İl Başkan Yardımcısı İbrahim Özacar, şunları söyledi: "Tarım Tarihler boyu bütün ülkeler için en önemli stratejik bir mesele olmuştur. Silahların sonuçlandırmadığı savaşları kıtlıklar sonlandırmıştır. Dünya tarihi bunun örnekleri ile doludur. Zengin fakir ayrımı yapılmadan aziz milletimizin her ferdi temel insan hakkı olan, tarıma dayalı temiz ve sağlıklı gıda ürünlerine rahatlıkla ulaşmalıdır. Bu konuda Türkiye çiftçisi üzerine düşeni bi hakkıyla yapmıştır, yapmaya devam ediyor. Siyasi iktidar daha fazla zaman kaybetmeden üreten çiftçilerimizin mağduriyetini gidererek iktidarlarının son demlerinde milletimize karşı olan sorumluluklarını bir nebze olsun yerine getirmelidir, köstek olmamalıdır.
Siyasi iktidar, Ranta düşkünlüğü sebebiyle Bursa ovasına şehirler büyüklüğünde mahalleler ve sanayi bölgeleri inşa etti. Bursa ovasında yüzyıllarca Osmanlı’ya payitahtlık yapan İstanbul'un temel gıda ihtiyaçları sağlandı. Uludağ’ımızda ve kırsal bölgelerde yetiştirilen keçi koyun yünlerinden elde edilen kumaş ve halı ürünleri dünya pazarlarının gözde ürünleri arasında yerini aldı.
“BURSA OVASI BETONALŞTI”
Ancak Siyasi iktidar, ranta düşkünlüğü sebebiyle verimli Bursa ovasını kocaman bir şantiyeye dönüştürdü, betonlaştırıldı. Şehrimizin ismiyle beraber akıllara hemen gelen, kestane, İpek böceği, şeftali ve bir sürü meyvenin maalesef sadece artık ismi kaldı. Pamuk, tütün, ayçiçeği, pirinç Bursa tarım ürünlerinin içerisinden çıkarılmış durumda. Evliya Çelebi'nin büyük övgüyle Hatıralarında zikrettiği Bursa üzümü, kara inciri, Mudanya, Kestel ve İznik ilçelerimizde büyük özveriyle faaliyet gösteren kooperatiflerimizin çiftçilerimizin gayretleriyle üç beş köyde varlığını sürdürüyor. Zeytin üreticilerimiz adeta zeytin ağaçları gibi ata topraklarına kök salmış durumda bütün zorluklara göğüs gererek üretmeye devam ediyor.
"KATAR ÇİFTLİKLERE KLİMALAR KURARAK HAYVANCILIK YAPIYOR"
Bütün Dünya Devletleri için tarım stratejik meselelerin başında gelirken AKP iktidarının tarım politikası nutuktan öteye geçmemiştir. Siyasi iktidar Ordumuzun caydırıcılık gücünü arttıran tank palet fabrikasını, Katar'a satarken Katar devlet'i ülkesinin hava iklimi hayvancılık tarımına uygun olmamasına rağmen bölge şartlarına göre özel tasarlanan klimalı çiftlikler kurdu. Kurulan çiftliklerde ülkesini et, süt ve süt ürünlerinde dışa bağımlılığını azaltmak için hayvan taşımacılığı için yaptırdıkları özel uçaklarla Hollanda'dan ithal ettikleri inekleri modern çiftliklere taşıyarak ülkeleri için stratejik önem arz eden tarım ve hayvancılığın startını verdiler.
“ŞEFTALİ AĞAÇLARI SÖKÜLDÜ BETON BLOKLAR DİKİLDİ”
Bursa nüfusuna ancak denk gelen Katar devleti hayvancılığı geliştirmek için adeta tekeden süt çıkarırken yüzyıllarca dünyanın birçok ülkesine her çeşit tarım ürünleri ihraç eden gerek Osmanlı'da gerek Cumhuriyet döneminde yerelden genele milletimizin kalkınmasında büyük pay sahibi olan Bursa'nın verimli ovasında bulunan şeftali ağaçları söküldü, beton bloklar dikildi, kırsal bölgelerde yaşayan insanlarımız adeta göçe mecbur kılındı, tarım alanlarımız sahipsizliğe itildi. Her çeşit et ve süt hayvan yetiştiriciliğine uygun olan dağ ilçelerimizde insanlarımızın terk ettiği arazilerde ata topraklarında yaban hayvanları sürüler halinde dolaşıyor.
Söylem ve espirileri ile komedyenlere ilham kaynağı olan Hazine ve Maliye Bakanı Sn. Nureddin Nebatinin gözlerindeki geçici ışıltı bitmiş olacak ki gerçekleri söylemeye başladı. AKP'nin hafta sonu gerçekleşen kampında konuşan sayın Bakan; "kurlardaki ve enflasyondaki artışa rağmen dar gelirliler hariç üretenler ihracatçılar kazanıyor" açıklamasında bulundu. Hasat döneminin başladığı bu günlerde üreten çiftçilerimiz kazanmadığına göre, kur korumalı faiz kıyağınızla yabancı sermayeli firmalar ve bankaların kârlarına kâr kattıkları şüphe götürmeyen bir gerçektir.
“İKTİDAR RANTÇIDAN YANA TAVIR ALIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan her fırsatta dile getirdiği faiz ve nas sözlerinde samimi ise, çiftçinin üreticinin ata yadigarı arazilerine traktörlerine ipotek koyan bankalara düzenleme getirsin. Stratejik önem arz eden tarımın önündeki banka tehditlerini kaldırsın çiftçilerimizin bankalara ve devlete olan borçlarını beş yıllık zaman dilimine yayarak borçlarını üreterek ödemelerini sağlasın. Böylece yirmi yıldır çifçimize her yıl umut ektirerek acı biçtiren AKP iktidarı, iktidarlarının son yılında, üreten çiftçimize bir nebze olsun işe yaramış olur. Buradan yüksek sesle yineliyoruz ki, refah içinde bir Türkiye ancak üreticinin saadeti ile mümkün olur. Yarın geç olmadan bir an önce üreticiyi destekleyen adımlar atılmalıdır” şeklinde açıklamalarda bulundu.
