Partisinin Bursa İl Başkanlığında gazetecilerle bir araya gelen Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu, ülke gündemini değerlendirdi. Davutoğlu, ülkenin omuz omuza vermesi gerektiğini, yaşanan felaketlerin aşılmasında büyük önem taşıdığını söyledi. Krizlerin yönetilmesinde ciddi zafiyetler olduğunu belirtti. Üç bakanlık Erdoğan’ın ağzından çıkacaklara göre hareket etmek zorunda kaldığına dikkat çekti.
‘SEL VE YANGIN FARKLI MANTIKLA ELE ALINMSI LAZIM’
Yurdun güneyinde yaşanan 15 yangın noktasını ziyaret edip, halkla bir araya geldiğini kaydeden Davutoğlu, “Hepimiz, yüreği yakan yangınlar ve son 2 gündür de sel felaketlerinden gelen manzaralar karşısında derin üzüntüler duyuyoruz. Tedbirlerin erken aşamalarda alınması büyük önem taşıyor. AFAD, bugün İçişleri Bakanlığı’nın bünyesinde bir genel müdürlük konumuna indirgendi. AFAD, başbakanlığım döneminde başbakanlığa bağlıydı. Türkiye bir afet ülkesi. Şu andan itibaren AFAD’ın yeniden yapılandırılması dahil olmak üzere bölge ve konu bazlı AFAD yönetimine geçmesi lazım. Sele müdahale farklı bir mantıkla depreme, yangına müdahale farklı bir mantıkla ele alınmalı. İnsan unsuru göz önüne alınmalı, kapsamlı AFAD müdahale timleri kurulması lazım” diye konuştu.
‘İKTİDAR ZAMANINDA DOĞRU BİLGİLENDİRME YAPMIYOR’
Ahmet Davutoğlu, son dönemde meydana gelen afetlere ilişkin şeffaf iletişimin şart olduğunu da vurgulayarak, “İktidar, doğru zamanda, doğru bilgileri vatandaşlarla paylaşmadığı zaman spekülasyonlar ortalığı kaplar. İktidar zamanında doğru bilgilendirme yapmıyor. Hükümete, devlete, sisteme olan güveni yaralar. Yüreğimiz yangınla dağlandı, yüreğimizde selle şimdi fırtınalar var. Hükümet yetkilileri, şeffaf bilgilendirme yapıp, tabloyu açık bir şekilde paylaşırsa bu kadar panik ortamı olmaz. Ümit ederiz ki gerekli tedbirler alınır. Bizim gözümüz, kulağımız bu bölgelerde olacak. Cumhurbaşkanı sel felaketinin yaşandığı Batı Karadeniz’e gidecek. Ümit ediyoruz ki, vatandaşa çay atmaz. Yüzlerce araçla trafiği aksatmaz” dedi.
Davutoğlu, Bursa’daki tarım alanlarının talan edildiğini, tarihi dokuya zarar verildiğini de sözlerine ekledi.
