Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'hayalim' olarak nitelendirdiği ve 2011'de açıkladığı, bilim insanlarının ve uzmanların "İstanbul lodos estiğinde dayanılmaz bir şekilde çürük yumurta kokusuna maruz kalacaktır" uyarılarına, muhalefetin itirazlarına ve 'İstanbul'un felaketi' olarak anılmasına rağmen ısrar ettiği Kanal İstanbul projesi için bugün ilk adım atıldı.

Kanal İstanbul güzergahından geçeceği belirtilen Kuzey Marmara Otoyolu Projesi'nin Başakşehir-Bahçeşehir-Nakkaş kesiminin inşası projesi kapsamında Sazlıdere geçişi için yapılacak olan köprünün temeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı Kanal İstanbul Sazlıdere Köprüsü Temel Atma Töreni'nde atıldı.

Törende yaptığı konuşmada sözlerine, "Bugün Türkiye'nin kalkınma tarihinde yeni bir sayfa açıyoruz. Bugün ülkemizin gelişmesi, milletimizin güçlenmesi yolunda atılan adımlara bir yenisini daha ekliyoruz. Bugün rahmetli Menderes, Özal, rahmetli Erbakan, Demirel gibi ülkemizin kalkınma mücadelesinin sembol isimlerinin ruhlarını bir kez daha şad ediyoruz." ifadeleriyle başlayan Erdoğan uzun bir açıklamaya imza attı.

Erdoğan'ın konuşmasında en dikkat çeken detay ise projenin maliyetine ilişkin sarf ettiği sözler oldu. Kamuoyunda ekolojik dengede yaratacağı tahribat kadar gerçek maliyeti ile de sık sık tartışma konusu olan projeyi Erdoğan, 15 milyar dolar maliyetle 6 yıl içerisinde bitireceklerini açıkladı. Kanal İstanbul için hazırlanan ÇED raporunda belirtilen ‘Diğer gelirler muhtemel gelirler’ başlığının muğlak kaldığını belirten uzmanlar ise projenin gerçek maliyetinin en az 60 milyar dolar olduğunu iddia ediyordu.

MUHALEFETE "1 KURUŞ ÖDEMEYECEĞİZ" CEVABI

Erdoğan'ın hedefinde, projenin durdurulmasına yönelik aynı çizgide olduklarını ve anlaşma yapılan şirketlere herhangi bir iktidar değişikliğinde '1 kuruş dahi ödemeyeceklerini' açıklayan muhalefet liderleri de vardı. Muhalefet liderlerini 'yatırımcıları tehdit etmekle' itham eden Erdoğan, "Devlette devamlılık esastır. Söke söke uluslararası mahkemeler ile bu paraları alırlar. Ödeme yapmazmış, bankalara ödeme yapmazmış. Bunlar tam anlamıyla çaylak ya... Bu halk kimin hizmet etmek istediğini biliyor. Biz ülkemize eser kazandırmayı sürdüreceğiz" dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Sazlıdere Barajı'ndayız ve Kanal İstanbul'a, acaba bu proje neden gerekliydi? Gecikmeli de olsa bugün bu temeli nasıl atıyoruz? İstanbul Boğazı dünyanın en kalabalık gemi trafiklerinden birine sahiptir. Boğaz'dan, 1930'lu yıllarda, yılda ortalama 3 bin gemi geçiş yapıyordu. Günümüzde bu rakam 45 bine ulaştı. Sadece şehir içi yolculuklar için İstanbul Boğazı'nın her iki yakasındaki 54 ayrı iskelede günde 500 bin kişilik insan trafiği söz konusudur.

'YOĞUN BİR GEMİ TRAFİĞİ YAŞANIYOR'

Dolayısıyla Boğaz'da, hem kuzey hem güney hem doğu-batı istikametinde her sınıftan ve kapasiteden çok yoğun bir gemi trafiği yaşanıyor. Aynı dönemde Boğaz'dan geçen gemilerin uzunlukları 50 metreden 350 metreye kadar da yükseldi. Her büyük geminin Boğaz geçişi şehir için ciddi risk anlamına geliyor. Petrolden organik ürüne kadar çok farklı yükler taşıyan gemilerin kaza yapmaları durumunda denizlerimizdeki doğal hayat da çok büyük tehdit altına giriyor. Gemilerin karaya çarpması halinde ise hem kültürel mirasımız zarar görüyor hem ciddi yıkım ve yangınlarla karşılaşabiliyoruz. Yaşı biraz ilerlemiş olan İstanbulluların hafızalarında Boğaz'da haftalarca yanan petrol gemilerinin görüntüleri mutlaka vardır.

'NELERİ GERÇEKLEŞTİRDİK BİLMENİZ GEREKİYOR'

Şimdi buradan gençlerimize sesleniyorum. Z Kuşak, tüm bu gençlere sesleniyorum. Bakınız, bütün bu olanlar, bitenler 19 yıl, 20 yıldır bu ülkede iktidarda olan bizler, neleri gerçekleştirdik, hangi adımları attık, bunları bilmeniz gerekiyor.

'İSTANBUL BOĞAZI ALARM ZİLLERİ VERMEYE BAŞLAYALI ÇOK OLDU

Yapılan projeksiyonlar 2050 yılında Boğaz'dan geçecek gemi sayısının 78 bini bulacağını gösteriyor. Halbuki hesaplamalara göre İstanbul Boğazı'nın güvenli gemi geçiş kapasitesi 25 bindir. Kapasite yoğunluğunun kaynaklanan sintine ve balast sularının yol açtığı sıkıntılar yanında ev ve sanayi atıklarının kirlettiği İstanbul Boğazı alarm zilleri vermeye başlayalı çok oldu.

'İSTANBUL'UN GELECEĞİNİ KURTARMA PROJESİ'

Müsilajla ilgili bakın Marmara ne durumda. Felaket değil mi? Nedir bu durum diye hep yandık diyoruz. Kanal İstanbul'a İstanbul'un geleceğini kurtarma projesi olarak bakıyoruz.

Editör: Haber Merkezi