İYİ Parti Bursa Milletvekili ve TBMM Grup Başkanı Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu, İl Başkanı Selçuk Türkoğlu ve beraberindeki heyet, Tayakadın Mahallesi’nde, 1421 yılında Çelebi Sultan Mehmed’in, süt annesi Daye Hatun için yaptırdığı camiinin hemen önünde, Büyükşehir Belediyesi’nin onayıyla, Osmangazi Belediyesi tarafından Ticaret Borsası adına yapılan inşaatla ilgili, yerinde incelemelerde bulundu. Heyet, tarihe vurulan beton hançer karşısında şaşkınlık yaşadı. TİCARET BORSASI DA İTİRAZ EDİYOR Bursa Ticaret Borsası’na yapılan ziyaret sırasında, durumun vehametini Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı ile de paylaşan İYİ Parti Bursa İl Teşkilatı adına yapılan açıklamada, “Gördük ki, Sayın Başkan Özer Matlı da bu durumdan hiç hoşnut değil. Belediye yetkililerine, Ticaret Borsası olarak ısrarla şehir dışında olmaları gerektiğini, bu bölgenin bir kültür merkezi konseptine çok daha uygun olacağını belirtmelerine rağmen, yanlışta ısrar etmenin manasını anlamak mümkün değil. Tarihi bir caminin üç metre dibinde hiç bir mimari özelliği olmayan bir beton inşaatın, o tarihi değeri tamamen kapatacak şekilde yapılmasını, kim nasıl izah edebilir? Daha dün Koza Han’da yapılan zemin restorasyonu garabetinden de mi ders almadınız? Oradaki yanlıştan dönmeniz Bursa adına doğru bir davranış olmuştur. Bu şehir, şimdi de Tayakadın’daki tarihi Daye Hatın Camii’ni perdeleyen beton yığını yanlışınızdan dönmenizi bekliyor” denildi. TATLIOĞLU: BURSA’DA VİZYON VE İSTİŞARE KÜLTÜRÜ EKSİK İYİ Parti Bursa heyetinin Ticaret Borsası ziyaretinde, Borsa’nın Bursa için önemine işaret eden Bursa Milletvekili ve TBMM Grup Başkanı Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu, “Bursa’da tarımı ve sanayiyi ayırmak olanaksız çünkü günümüzde tarım da artık sanayileşti. Tek yapılması gereken iki kavramın eşgüdümlü bir bakış açısıyla senkronize edilmesidir. Bu açıdan baktığımızda çok önemli iki eksikliğin altını çizmeliyiz. Bursa maalesef vizyon yetersizliği ile istişare yoksunluğunun yarattığı sorunlarla boğuşup duruyor. Biz İYİ Parti olarak ülkemizin ve Bursamızın sorunlarını çözme konusunda alternatif olmaya kararlı ve iddialıyız. Bugüne baktığımızda yok olduğunu gördüğümüz istişare kültürü derhal yeniden tesis edilmelidir. Bu şehrin siyasi partileri, STK’ları, meslek kuruluşları, hemşehri dernekleri, kanaat önderleri gibi hayli zengin değerleriyle köprüler kurulmalı, herhangi bir ayrım gözetilmeksizin görüş alış verişinde bulunulmalıdır. Sorunlar, konuşulmadan asla çözülmez” dedi. TÜRKOĞLU: MİLLETİN CANI NEREDE YANIYORSA ORDAYIZ İYİ Parti İl Başkanı Selçuk Türkoğlu da, Bursa’da milletin canı nerede yanıyorsa orada olmaya gayret ettiklerini vurguladı. Türkoğlu, “Bizim asıl görevimiz milletimizin dertleriyle dertlenmek ve çözümün parçası olarak yol göstericiliği yapmaktır. Bu bağlamda kent adına yapılan bir yanlış varsa üzerine gitmek, vatandaşın menfaatine aykırı bir tespitimiz varsa onu da kamuoyuyla paylaşıp, doğru olan neyse ona işaret etmektir. Bursa’da ne yazık ki çelişkili bir şehir yapılanması var. Tabiri caizse, kentin doğusu Yıldırım adeta Bangladeş’i, batısı Nilüfer ise Belçika’yı andırıyor. Böyle bir hizmet anlayışı olmaz. Bursa’nın bu sakat anlayıştan kurtulması şarttır. Bizler şehrin bu makus talihini değiştirme noktasında iddialıyız” şeklinde konuştu. MATLI: BURSA’NIN BÜYÜMEYE DEĞİL, KORUNMAYA İHTİYACI VAR. İYİ Parti Bursa Teşkilatı’nın ziyaretinden memnuniyet duyduğunu vurgulayan Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı ise Bursa’nın her açıdan muhteşem özellikleri olan bir şehir olduğuna vurgu yaptı. Önemli olanın şehirle bütünleşen yatırım ve hizmet icraatlarına yönelmek olduğuna değinen Matlı şunları söyledi: “Evet doğrudur Bursa aslında bir su şehridir. Evet doğrudur, Bursa yılda üç ürünün alınabildiği bir şehirdir. Yine Bursa bir tarım şehri, sanayi şehri, turizm şehri, göçmen şehri, İstanbul’a yakın olması sebebiyle de bir finans merkezi olduğu doğrudur. Bütün bunların hepsinde mutabıkız. Bu kentin gerçekten daha başka da çok değerli doğruları var. Önemli olan bunlardan en rantabl sonuçları çıkarabilecek bir vizyona sahip olabilmektir. Halkın içinde bizzat hizmet üreten bir babanın, milletle iç içe yaşayan bir ailenin evladı olarak, hep vatandaşla hemhal bir hayat tarzıyla büyüdüm. Halen de öyleyim. Ama aynı zamanda içinde bulunduğum sermaye sahiplerinin de dertlerinin, sorunlarının da bilincindeyim. Bursa’nın büyümekten ziyade, mevcut değerleriyle birlikte korunup kollanmaya ihltiyacı var. Bunu başarabilirsek bu kente en büyük iyiliği yapmış, en yararlı katkıyı koymuş oluruz. Burada Osmangazi Belediyesi tarafından, protokol gereği bize ait olmak üzere yapılan inşaattan bizler de memnun değiliz ve bunu defalarca ilettik. İnşaata onayı veren Büyükşehir’dir ve Sayın Recep Altepe dönemindedir. Açıkçası Sayın Mustafa Dündar’ın da bu işte herhangi bir suçu ve dahli yok. Biz Ticaret Borsası olarak hep şehir dışında bir yer istedik ve halen de öyle olsun istiyoruz. Burası tarihi bir camiinin hemen yanı olarak daha çok kültür merkezi olmaya müsait ve buraya en çok da öyle bir konsept yakışır.”