Lafı uzatmaya gerek yok.

Bir süre önce Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanlığına Mehmet Fidan isminde birisi getirildi.

Kendisini yakından tanıyan ama açıkça bazı şeyleri ifade edemeyenler, Fidan’ın sağlıkla ilgili liyakatli biri olmadığını söyleyip duruyorlar.

Neden böyle bir adım atılıp, büyükşehirde üst düzey bir koltuğa oturtulduğuna da itiraz edip duruyorlar.

Konuştuğum bazı hekimler ise “iyi ki Şehir Hastanesi’ne Başhekim yapılmamış” diye şükrediyorlar.

***

Şimdi asıl mevzuya gelelim.

Malumunuz devletin birçok kurumunda tasarruf tedbirleri uygulanıyor.

Bunların başında da belediyeler geliyor.

Hatta Başkan Alinur Aktaş her defasında tasarruf konusunda açıklamalar yapıyor.

Gelin görün ki, kuvvetle muhtemel kendisinden habersiz bazı savurganlıklar yapıldığı iddia ediliyor.

Örneğin…

Yaz aylarında Bursa’mızın cadde ve sokaklarını sinekler istila etmesinler diye onlarla mücadele eden bir ekip var.

Bu zevatlar, Büyükşehir’den ihaleyle ilaçlama işini alarak, sinek ve benzeri haşerattan bizleri koruyorlar!

Şimdi sıkı durun.

Geçenlerde ilaçlama işini yapan firmanın anlaşması bitince, başka bir taşerona ilaçlama ihalesi verilmiş.

Hem de sineklerin haklı olarak kış uykusuna yattığı bu aylar için!

Bitmedi.

İşi alan yeni firmanın Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilaçlama yapmaya yetkisi olmadığı kaydediliyor!

Bu arada ihale 3 milyon lira karşılığı ile ilaçlama yapacak firmaya verildiği ifade ediliyor.

Aynı zamanda işe ön ayak olan faninin de Mehmet Fidan olduğu iddiası var!

Bitmedi, ilaçlama işini alan firma üç aylığına bu işi yapacak, yani sineklerin olmadığı kış aylarında. Üstelik, yaz aylarının şartlarında yapacak. Eee nerde kaldı tasarruf?

Yani ihalenin süresi 3 ay.

Kış ayında aynı sayıdaki personelle Bursa’yı ilaçlayacağı iddia ediliyor.

Şimdi sormak istiyorum, 3 milyon liralık ihalenin yapılmasındaki mantık nedir?

Tasarruf tedbirleriyle ilgili açıklamaları Kuzey Kutbu’nda yaşayanlar bile duymuşken, Mehmet Fidan sorumlu bulunduğu makamı kullanarak ihaleyi yakın dostlarına verdirdiği doğru mudur?

Eğer doğruysa, Alinur Aktaş’ın bu işten haberi var mıdır?

Yoksa Aktaş’tan habersiz kapalı kapılar ardında al gülüm ver gülüm mü yapılmaktadır?

Ayrıca, ilaçlama ihalesini alan firmanın Mehmet Fidan’ı yönlendirdiği doğru mudur?

Elbette ben bu soruları mezarlıkta yatanlara sormuyorum.

Bu soruları Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a sorarken; hakikaten birileri Aktaş’ın altını mı oyuyor diye merakımın cevabını almayı da bekliyorum.

Şunu açıkça ifade etmeliyim ki, Bursa bizim şehrimiz.

Ne benim babamın, ne de başkalarının babalarının malı değil!

Ortada bir yamukluk varsa, o yamuğu düzeltmek, düzelmiyorsa başını koparmak Alinur Aktaş’ın görevi.

Bizim de gazeteci olarak işimiz; yanlışı gündeme getirmek...

Liyakatsizlerin ipliğini pazara çıkarmaktır.