Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti’yi, her bir yönetim kuruluna hakim olmasıyla kendi partisi haline getirdiğini belirten Ağırdır, yapılan kongreler için “Bugün parti içinde de kimsenin Erdoğan'a karşı çıkamayacağı bir parti düzenine gelindi. Dolayısıyla bu kongreler bir yenilenme ihtiyacından değil, tümüyle lidere biat eden, liderinin emrinde hazır olan bir örgütlenme arayışlarının sonuçları” yorumunu yaptı. KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son dönemdeki sert söylemini, HDP milletvekilleri için TBMM’ye gönderilen fezlekelerin ortaya çıkaracağı sonuçları ve gündemdeki son gelişmeleri T24’te Murat Sabuncu’ya yorumladı. "Gerçekten birçok meselenin farkında olmayabilirler" AK Parti’nin 2002-2009 yılları arasındaki durumu ile şu an içinde bulunduğu durumu değerlendiren Ağırdır, AK Parti’nin vatandaşın gerçek sorunlarının farkında olmadığını söyledi. “AK Parti 2002-2009 yılında, teşkilatlarından ve yerel yönetimlerden merkeze doğru gelen ihtiyaç bilgisi ve gerçek sorunlardan beslenme bilgisinde başarılı oldu. Ama bugün o mekanizmalardan ikisi bozulunca yani merkez akıl sağırlaşınca gerçek sorunların farkında değil” diyen Ağırdır, “Gerçekten birçok meselenin farkında olmayabilirler. Örgüt bilmiyor ki Cumhurbaşkanı’na doğru bilgi gitsin. Yani sadece Saray gerçek hayattan yalıtılıyor değil, aynı zamanda AK Parti teşkilatı da yalıtılmış durumda” diye konuştu. "Kongrelerde 'kalabalığız çözülmüyoruz mesajı' var" AK Parti kongrelerindeki kalabalık görüntülerin “kalabalığız çözülmüyoruz mesajı” olduğunu söyleyen Ağırdır, bunun aynı zamanda en yukardaki kişinin istediğini istediği zaman yapabileceğine dair bir rıza üretme süreci olduğunu dile getirdi. AK Parti’nin siyaseten yeni bir manevra alanı üretme maharetini kaybettiğini hatırlatan Ağırdır, “Savrulmaya engel olmak için de bütün riskleri, içerideki muhaliflerin üzerine yapıştırıyor, ajanlıktan hainliğe doğru bir sürece doğru kaptırdı gidiyor. Bunun sonuçlarının farkında olduklarından emin değilim” dedi. "AK Parti kendi tabanını rahatsız edecek bir sertlik içinde" Gazeteci Nedim Şener’in HDP’ye oy verenler için kullandığı “Değil 6 milyon, 60 milyon oy verilse de boş, terör örgütüyle ilişkisini bile bile oy vermek benim için, askerime kalaşnikofla sıkılan kurşundan farksızdır” sözlerini hatırlatan Ağırdır, “O gazeteci beyefendi 6 milyon mermiden söz ederken ne yaptığını biliyordu, kazara ağızdan çıkmış bir söz değil. Ama bütün bu sürecin sonucunun ne olacağı konusunda bir fikirleri olduğunu sanmıyorum” ifadelerini kullandı. AK Parti’nin şeytanlaştıran ve hedef gösteren dilinin daha önce karşısındaki yüzde 50'yi temsil eden kurumlara karşı kullandığını hatırlatan Ağırdır, bu söylemin giderek kitlelere doğru döndüğünü belirterek şöyle konuştu: “Bu olduğunda başka bir dinamik de harekete geçiyor. Kürt meselesinde, Suriye meselesinde veya başka meselelerde tutturulan bu dilin bir saatten sonra bardağı taşıracak başka bir tarafını da dikkat çekmek gerekiyor. Kürtlerin HDP ve AK Parti diye iki partisi var. Oy oranları tartışılır ama başka bir partileri yok neredeyse. AK Parti’nin gerek dayandığı kültür içinde gerek sermaye transferi yaptığı kümelerin içinde de Kürtlerin bir kesimi var. Ve şimdi sen HDP’yi aşan doğrudan Suriye ve Kürtler imasına giden bir tartışmayı sürdürdüğün sürece AK Parti içinde de ‘ya bu kadar uzun boylu değil’ diyenler çoğalır. AK Parti kendi tabanını rahatsız edecek bir sertlik içinde.”