Mutlu olmak kadın-erkek, âlim-câhil, fakir-zengin herkesin en büyük arzusudur. İyilikler ve güzellikler mutlu olmanın basamakları kabul edildiği gibi, kötülüklerin işlenmesinin temelinde de mutlu olmak arzusu vardır.
– Hırsızlık yapan kişi zengin olayım ki, mutlu olabileyim diye düşünerek bu yasağı işler.
– Kumar oynayanın arzusu da aynıdır.
– Zinanın temel sebeplerinden biri yine bu arzudur.
– Başkalarının hakkını zimmetine geçirenler de aynı gerekçe ile hareket ederler.
– Helâl-haram tanımayanlar bunu düşünerek melanetler içine dalarlar.
Bütün bunlar kapitalizmin propaganda, eğitim ve psikolojik bir takım üfürmeleriyle insanları saptırdığı sapıklıklardır.
Arzusu mutluluk olan insanların, mutluluğun ne olduğunu bilmemelerinden kaynaklanan sapıklıklar, mutluluğun önünde en büyük engellerdir. Yuvaların yıkılmasının, ortamların güven ve itimat ortamı olmaktan çıkmasının, cehennemî bir hayatın kıskacına giren insanların felâketinin sebeplerinin başında mutluluğa koşayım derken, felâkete düçâr olmaları gelmektedir.
Öyle ise şu soruyu soralım ve cevabını da verelim:
–Mutluluk nedir?
–Mutluluk: Kişinin bedenen ve rûhen doyuma erme hâlidir.
Bedenin ve rûhun tatmin olması gerekiyor. Sadece bedenlerin tatmin olması insanın mutluluğunu sağlamıyor.
Canınız bir yemek çeşidinden arzu etti; imkân buldunuz yediniz. Bedeniniz tatmin oldu. Güzel bir elbise beğendiniz; alma imkânınız oldu, giydiniz. Bedeniniz tatmin oldu. Ne zamana kadar? Mideniz acıkıncaya, elbisenizin rengi soluncaya kadar. Demek ki, rûhun da tatmin edilmesi gerekiyor. Rûhun tatmini Allah’a kullukta, ibadette, hayır hasenâtta, ibadet ve zikir üzere yaşamaktadır.
Kur’an-ı Kerim’de Allah Teâlâ: “İnsanlar ancak Allah’ın koyduğu ölçüler doğrultusunda yaşamakla mutlu olurlar” (Rad Sûresi, âyet: 28) beyânında bulunuyor.
Bu ölçülerden bir bölümünü buyrun birlikte mütalâa edelim.
Nedir mutluluk sebepleri:
1-Evlenirken eşinizi isabetli seçeceksiniz.
2-Evlendikten sonra eşinize eksiltmiyeceğiniz sevgi ve saygınız olacak.
3-Daimâ ailenize ve aile efrâdınıza hoşgörülü/iyimser olacaksınız. Onlara + (artı)enerji vereceksiniz. Artı enerji onlardaki olabilecek olumsuzlukları bertaraf eder.
4-Eşinize ve çocuklarınıza fedakârlık yapacaksınız. Bu, üstünüze düşen görevlerinizi aksatmadan ve eksiltmeden yerine getirmek şeklinde ifâ ettiğiniz hizmetlerdir.
5-Tutumlu olacaksınız, israf etmeyeceksiniz. Allah Teâlâ israf edenleri ve saçıp savuranları sevmez. (A’raf Sûresi, âyet: 31)
6- Ailenize ve efradınıza değer vereceksiniz. Değer vermediğiniz takdirde önce siz değerden düşersiniz. Üç para etmez durumlar başınızın püskülü olur.
7-Sabırlı olacaksınız. Sabrın çözemeyeceği hiçbir problem yoktur. Çünkü Allah Teâlâ, sabredenlerle beraberdir. (Bakara Sûresi, âyet: 153)
Allah (c.c.) ile beraber olmak; bütün arzumuz bu değil mi? İşte mutluluğun kazanılması yolu da budur.
8-Efrâdınıza güven vereceksiniz ve güven duyacaksınız. Bir takım sun’i sebepler uydurup şeytanın vesvesesine kapı aralamayacaksınız. Şeytan helâke götürür. (Yâsin Sûresi, âyet: 62)
9-Elinizdekilere kanaat edeceksiniz. Verilenlere şükredeceksiniz. Elinizdekiler itibâriyle kendinizden imkân açısından çok olanlara değil az olanlara baka-caksınız.
10-Aile efrâdınızın üzerinden ilgiyi eksik etmeyeceksiniz; ikrâmı da ihmâl etmeyeceksiniz. Aynı zamanda bu sizin için kurtuluşa götüren bir sadaka olur.
11-Varlıklı olacaksınız. Maddî ve manevî imkânlar edineceksiniz. Mutluluk sebeplerinden biri de budur. Sebeplerine sarılmakla mükellefiz, netice Allah’ın ikrâmı olur. O, bilir, biz bilmeyiz.
12- Becerikli olacaksınız. Bu da kendinize güvenle olur, gayretle olur.
13-Aynı düzeyde değil her gün kendinizi yenileyeceksiniz; demode olmayacaksınız.
14- İmanlı-amelli olacaksınız. Müslümanım demeniz yetmez. Müslümanlığınızın gereklerini yerine getireceksiniz.
15-Giyiminize özen göstereceksiniz. Eşinize karşı göstereceğiniz bu hassâsiyet sevgi, saygı ve ilgi duyulmanızı sağlar.
16-Merhametiniz hiç eksilmeyecek. Şefkat ve merhamet mutluluğun olmazsa olmazlarıdır.
17-Cömert olacaksınız. Kısan, esirgeyen, çok gören olursanız ayağınızın altına her zaman patlamaya hazır bomba yerleştirmiş olursunuz.
Selâm ve dua ile.