Kedilerin nankör olduğu yönünde yaygın bir inanış bulunmaktadır. Oysa ki, kediler bağımsız ve özgür ruhlu hayvanlardır yaradılışları gereği, köpeklerden farklı olarak.

Bu sebeple de kedilerin sadakati farklı şekillerde ifade edilir. Kediler sahiplerine karşı derin bir bağlılık oluşturabilir ve bu bağlılık , onların rahatlamaları, sahiplerini takip etmeleri veya onlarla oynamak istemeleri gibi davranışlarla gözlemlenebilir.

Kedilerin sadakatini anlamak ve takdir etmek için, onların bağımsız doğasını ve kişisel alan ihtiyaçlarını kabul etmek önemlidir.

Hal böyle olunca bazı anlamları sorgulamadan edemiyor insan. Nankörlük nedir ? Bir tas suyunu verip, karnını doyurup bakımını üstlendiğimiz kedinin, öz oluşundan farklı, bizim istediğimiz gibi olmasını bekleyip, alanını sıkıştırdığımızda tırmıklaması ya da dönüp gitmesi midir kediyi nankör kılan?

Peki, gördüğümüz bir iyilik karşısında, nankör olmamak adına gasp edilenlerimiz? İyilik nedir? Söz hakkını elinden almak mı? Bir iyilik karşılığında, sonsuz fedakarlık beklemek mi? Karşı tarafın hükümranı yapmaya yeterli mi bir kimseyi? Ya da, o zaman o iyilik mi , ticaret midir?

Bazen, çok zor durumda birkaç saat izin veren patronunuza borçluluğunuz olur bu. Gördüğünüz bu iyilik karşısında, yaptığınız fazla mesailerin, ailenizden, kendinizden sunduklarınızın çetelesi, tutulamayacak kadar büyük olur.

Sizi zorlayan durumlarda susmak zorunda hisseder, yutkunur alttan almaya çalışır, “Şu zor durumumda bu iyiliği yapmıştı” dersiniz. Peki, bu alanda yapmış olduğu bir iyilik, diğer alanlarda sömürme hakkını verir mi ona? Hakkınızı aradığınızda ise nankör mü olmuş olursunuz? Aldıklarınız karşılığında, verdiklerinizin muhasebesini yapmak sizi kötü kılarken; iyiliği, sizin boynunuza ilmeği geçirmek olarak görenleri, masum yapmaya yeter mi iyilikleri?

Toplumumuzun en hassas noktasıdır bu. Bir hediye aldığımızda hemen karşılığını vermeye kalkmak yoksa mahcup hissetmek; düğünlerde filanca şunu takmıştı biz de şunu takmalıyız gibi cümleler…

Çekirdekten bu yaygın inançlarımızı dönüştürebilirsek eğer, iyiliklerimiz anlamına ulaşır. İyiliği alana da, verene de lezzet katar. Kim bilir belki, görevi olan hizmeti ve desteği, lütuf gibi sunan yönetimlere, vicdani olarak oy verme zorunluluğu ilmeğini de çıkartırız boynumuzdan. Nankörlükse de eğer ki, bir miktar nankör olunabilir kanımca…