Hakiki olanlarla, hakikati savunanların sayısında ciddi bir azalma var.

Üzülerek şahit oluyoruz ki,

Liyakat ile ahlak yan yana durmaz oldu.

Acayip şeylere şahit oluyor, hayal kırıklığına uğruyoruz.

Arthur Miller’in şu sözü aklıma geldi.

“ Kurbağayı koltuğa oturtsan, o yine çamura atlar.”

Elbette duyan, hatırlayanlarınız vardır; bir süredir Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir’le ilgili acayip iddialar söz konusu.

Üniversitedeki öğretim üyeleri ve çalışanlar mutsuz.

Şimdi de başka bir iddia var Rektör Arif Karademir hakkında.

Karademir’in kariyerine yakışmayacak işler yaptığını öne süren aynı üniversitenin İnsan Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi , savcılığa suç duyurusunda bulunmuş.

İnsan ve toplum çok önemli tabi. Ama mal, makam ve para hırsı içinde çürüyenlerin sayısı azalacağına artıyor. Azalmayan bir başka şey ise slogan; 20 yıl önce cami önlerinde, üniversite kapılarında çok meşhurdu, şimdi parti kongrelerinde, mitinglerde yumruklar sıkılmaya devam ediliyor.

Zaten slogan ata ata geldik bu günlere!

Konumuza dönelim…

Rektör Arif Karademir, 2014’ten bu yana İzmir merkezli Caran Kimya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine danışmanlık yapıyormuş. Burada bir sıkıntı yok.

Yan nerede var?

Salih Kalaycı şöyle aktarıyor, “Rektör olarak görev yaptığı sırada danışmanlığını üstlendiği şirketten yüksek meblağlı alımlar yapması. Bu şirketin bazı yöneticilerine üniversitemiz bünyesinde yüksek lisans doktora imkânı sağlaması. Ve en önemlisi Bursa’da ikamet eden eşi Zuhal Karademir’in rektörün danışmanlığını yaptığı, yüksek meblağda alımlar yaptığı şirket bünyesinde hiç işe gitmeden sigortalı olarak nasıl çalıştığı hususlarının, ihaleye fesat karıştırma, görevi kötüye kullanma ve kamu kurumu (SGK) aleyhine dolandırıcılık suçlarını oluşturup oluşturmadığı açısından soruşturulup araştırılması gerektiği kanaatiyle bu başvuruyu yapma gerekliliği doğmuştur. Bu hususların araştırılması ve yargısal bir karara bağlanması. Üniversitemiz bünyesinde ve Bursa ilinde, ayrıca bazı basın yayın organlarında dile getirilen hususların aydınlığa kavuşturulması, üniversitemizin ve Sayın Rektörümüzün adının kirletilmemesi bakımından hayati önem arz etmektedir.”

Bitmedi, durmak yok yola devam ediyoruz…

Öğretim üyesi, Karademir’i kalaylamayı, yani aydınlanması gereken birçok mevzuyu şöyle anlatıyor savcılığa:

“Arif Karademir uzun süredir danışmanlığını yaptığı Caran Kimya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi teknik satış müdürü Duygu Özlem Doğan 2014 yılında Orman Endüstri Mühendisliği Orman Ürünleri Ana Bilim Dalında yüksek lisansa başlamıştır ve 2019 yılında mezun olmuştur (Ek 3). Caran Kimyanın danışmanı Rektör Prof. Dr. Arif Karademir ne tesadüftür Duygu Özlem Doğan’ın tez danışmanı olmuştur. Caran Kimya Teknik satış müdürü Duygu Özlem Doğan ile tez danışmanı Rektör Prof. Dr. Arif Karademir birlikte Bursa Teknik Üniversitesinin laboratuvar malzemeleri alım ihalelerini bu tarihten itibaren yönetmeye başlamışlardır. Sadece 2014 yılında Rektör Prof. Dr. Arif Karademir Caran Gruptan sekiz farklı laboratuvar cihazı alımı yapmıştır. Bursa Teknik Üniversitesi bütçesinden sadece 2014 yılında Caran Gruptan belirlenebilen 464.566 TL tutarında alım yapıldığı tespit edilmiştir (Ek 4-5-6-7-8-9-10-11). Sonraki yıllara ait alım evrakları ilgili birim yöneticileri tarafından üniversite personelinin incelemesine kapatıldığı için ancak savcılık tarafından ulaşılabilir.

Üniversitemizin diğer fakültelerindeki malzeme teçhizat teminleri büyük çoğunlukla hibe ve proje yoluyla temin edilmesine rağmen. Rektör göreve başlamasından itibaren, rektörün Orman Endüstri mühendisi olması hasebiyle Orman Fakültesi laboratuvarlarına alınan malzeme ve teçhizatların diğer fakültedekiler gibi hibe ya da proje yoluyla temin edilmeyip Sayın Rektörün danışmanlığını yaptığı grubun şirketlerinden üniversite bütçesi kullanılmak suretiyle alınması hususu da dikkat çekici olup araştırılması ve soruşturulması gerektiği kanaatindeyim.”

Öğretim üyesi , baş döndürücü açıklamalarında, Karademir’in eşinin işe gitmeden ücret aldığını şöyle anlatıyor:

“Rektör Prof. Dr. Sayın Arif Karademir’in eşi Zuhal Karademir Caran Gruba ait İzmir merkezli Alkatsan Yapı Kimyasalları şirketinde (Ek 12) 2017 yılından beri kimya mühendisi olarak sigortalı ve ücretli olarak çalışmaktadır. İkametgâhı Bursa olan birinin bu kadar uzun bir süre İzmir merkezli bir şirkette fiili olarak çalışması mümkün değildir. Sayın Rektörün konumu ve bu şirketten yapılan alımlar nedeniyle rektörün eşinin işe gitmeden ücret alıp almadığı ve sigortalı gösterilip gösterilmediği hususlarının da görevi kötüye kullanma ve SGK aleyhine dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları açısından araştırılması ve soruşturulması gerektiği kanaatindeyim. Ayrıca bu durum Rektör Prof. Dr. Arif Karademir ile Caran Gruba bağlı şirketler arasında olan karmaşık ve etik dışı ilişkinin bir göstergesidir. 4. Rektör Prof. Dr. Sayın Arif Karademir ile Caran Grup arasındaki iç içe geçmiş ilişki halen devam etmektedir. Şöyle ki Caran Kimya Teknik satış müdürü Duygu Özlem Doğan 2020 yılında Orman Endüstri Mühendisliği Orman Ürünleri Ana Bilim Dalında doktora programına alınmıştır. 5. Üniversite içerisinde son yıllarda ortaya çıkan huzursuzluklardan dolayı üniversite genel sekreteri Prof. Dr. Sayın Sami İmamoğlu kendini merkezi araştırma laboratuvarına müdür olarak atatmıştır. Daha önce akademik ve idari personele açık olan tüm laboratuvar işlemleri, alım satım ihaleleri ve öğrenci danışman bilgileri gibi tüm işlemlerde şifreleme ve yetki sınırlamaları getirilmiştir. Bu sınırlamalar Rektör Prof. Dr. Arif Karademir ve Prof. Dr. Sami İmamoğlu’nun Caran Grup şirketleri ile ilgili ilişkilerinin daha derin olduğunu göstermektedir.”

İddialara göre ilişkiler çok derin,

Eğer öğretim üyesinin suç duyurusu savcılık tarafından işleme konulup dava açılırsa, başka işleri de duyacağımız kesin.

Sabah namazını Emirsultan’da, yatsıyı Ulu Cami’de kılmak önemli, fakat makam sahibi olunca güç zehirlenmesine uğramamak çok daha önemli.

Kalaycı’nın iddiaları ve kara lekeler bir an önce ortaya çıkarılması gerekiyor, hem de ivedilikle.

Çünkü burası bir üniversite!

Ortaya atılan iddialardan Rektör Arif Karademir’de anlının akıyla çıkmasını ümit ediyoruz.

Biliyorsunuz pas tutan demir, binaya zarar verir.