Bir belediye düşünün, karla mücadele çalışmalarının pazarlamasını Facebook’tan sponsorlu paylaşıp, yapılan eleştirilere tahammül edemiyor, canlarının istemediği yorumları anında siliyor.

Demek ki, Bursa’ya “canla başla” hizmet algıdan öteye geçmiyor. Dalkavukluk yaparsan, canımsın- cicimsin dersen, Büyükşehir Belediyesi’nin sınırlarına girebiliyorsun.

Uzatmadan mevzuya girelim. Meteoroloji, geçtiğimiz hafta Marmara Bölgesi’ni etkisi altına alacak soğuk ve kar yağışıyla ilgili uyarıda bulundu. Sonrasında, Bursa Valiliği vatandaşlarına dikkatli olmalarını, işi olmayanların dışarıya çıkmamaları tavsiyesi yaptı.

9 Mart günü de Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Aniden bastırması beklenen kar yağışı için bu sefer de tedbirimizi aldık, bekliyoruz. Hep birlikte bu yıl bir kez daha karın keyfini çıkaracağız inşallah. Bereketli olsun. #KarGeliyor” hastagıyla karla ilgili aldıkları tedbirleri açıkladı.

Önceden patinaj yapmıştık, ancak “Bu sefer” yapmayacağız paylaşımı.

Tedbirliyiz, hazırız şeklinde duyuruda bulunan Aktaş’ı ekipleri fark edememiş, tınlamamış olacak ki...

12 Mart sabahı gün ağırmasıyla başlayan kar yağışı, İzmir, Mudanya, Ankara caddelerinde adeta ulaşımı durma noktasına getirdi.

Atatürk Caddesi’nde bile durum felaketti.

Kayıp şehrin ara sokaklarını, mahallelerini sıralamaya gerek yok.

Gazeteci meslektaşım Hüseyin Tüccar, Ankara Caddesi üzerindeki Büyükşehir Belediyesi’nin önünden aracıyla 20 dakikada gittiği Emek metro istasyonunun son durağına, 1 saat 20 dakikada varabildiğini söyledi.

Yanı sıra,

Bursa’nın yollarının buz pistine döndüğünü, zincirleme kazalarını İHA haber yaptı. Ulusal medya da bu görüntüleri Türkiye'ye izletti, elbette Aktaş’ın yanındakilerde göz ucuyla bakmışlardır o ibretlik anlara.

Bitmedi, sabah işe gitmek için otobüs kullanmak isteyenler, duraklarda mahsur kaldı.

İşin daha da trajikomik noktası BURULAŞ personelinin bile, duraklara gelmeyen otobüslerden, yaşanan kar esaretinden haberlerinin olmayışıydı.

Bazen merak ediyoruz, BURULAŞ’ın en tepesine oturtulan Kürşat Çapar, Miami doğumlu mu, koskoca Bursa’nın ulaşımını buralardan mı idare ediyor?

Keşke Osmaniye’ye belediye başkanı olmak için gösterdiği hassasiyeti, Bursa’nın ulaşım sorunlarını çözmek için gösterseydi de, cumartesi sabahı insanlar otobüs duraklarında beklemeseydi!

Ama yine öyle olmadı!

İşi takip edemeyen, 3 saatte yağan 15 santim kar yüzünden yolları temizleyemeyen Aktaş’ın ekipleri, öğlenden sonra güneş açınca yaptıkları tuzlama ve yol açma çalışmalarını paylaşarak algı peşinde koştular!

Gerçekten çok enteresan,

Kar yağmadan önce, “Bursa karla mücadeleye hazır” diye haber yaptıranların kar yağışına nasıl teslim olduğunu ibretle izledik, gördük, yaşadık.

Görünen o ki, şehrin ulaşımından sorumlu bürokratları gaflet uykusuna tutulmuş.

Keşke belediye başkanımız, Bursalılara bayram mesajları atarken gösterdiği inceliği, o sabah da gösterip ufak bir mesajla vatandaşları uyarsaydı.

Böyle yapmak yerine Aktaş’a,

Sosyal medya fenomenleriyle selfie çekinmek daha kolay geliyor.

Öngörülü olmak, eleştirileri kabullenebilmek çok önemli.

Kimse kusura bakmasın,

Yeni moda Mercedes minibüs makam aracıyla gezerken Bursa’nın sorunları çözülmüyor. Hava koşulları, kar, fırtına makam koltuğunda oturanları görünce iki büklüm olmuyor, “tedbir al, yoksa canınızı yakarım” diyor.

Çünkü kar yağınca kapanan, temizlenmeyen, tuzlanmayan yolları, otobüs duraklarının önündeki bubi tuzaklarını vatandaşın canını yakıyor.

Çapar ve Aktaş’a yaşanan trajedileri, sorumsuzlukları dünya gözüyle görebilmeleri için her gün 3 saat toplu taşıma kullanmalarını tavsiye ediyorum, böylelikle kim şehri iyi yönetiyormuş, kim ulaşımda başarılıymış görürler.