Yaklaşık 16 yıl önce Bursa’da bir facia son anda önlenmişti.

Çekirge Caddesi üzerinde bulunan İntam binalarından ikisi, heyelan tehlikesinden dolayı boşaltılmış, sonrasında ise gündüz vakti yola doğru büyük bir gürültüyle çökmüşlerdi.

Neyse ki, önceden alınan tedbir sayesinde can kaybı yaşanmamıştı.

Binalarda konut ve işyeri olan hak sahiplerinin mağduriyetlerinin ortadan kaldırılması, yıllarca devam etti.

2015 yılında çöken binaların yerine inşaat çalışması başlanacaktı. Hamzabey ve Muradiye aksını bir birine bağlayan Selvili Cadde’nin altında kalan blokların çalışması öncesi 25 metre derinlikte olması planlanan kuyu temel direkleri dikilmesi istendi. 2018 yılında başlanan direk dikme 1 yılı aşkın sürede tamamlandı.

Ama inşaata başlanamadı.

***

Şimdi,

Yıllar önce Uludağ’ın eteklerinden gelen dere yatakları değiştirilip ev, bina yapılmasına izin verenler, tabiata kafa tutmaya çalıştıklarını sandılar ancak fena halde yanılıyorlar.

Geçtiğimiz yıl yerin altına bilmem kaç metre derinliği olan fore kazık beton dökülen İntam binalarının bulunduğu inşaat alanı adeta göle dönmüştü.

Sebebi neydi peki, beton blokların arasında, toprağın altından sızan, yerden çıkan, yatağı değiştirilen derelerin suyu.

Martıların mekanı haline gelen mini göletteki suyu aylarca tahliye etmek için çaba sarf ettiler, akıllarınca kurutmaya çalıştılar ancak, böyle bir şey mümkün değildi. Tertemiz suyu bile değerlendiremediler, lağıma akıttılar.

Düşünün neredeyse 20 aydır burada biriken su, sağında ve solunda bulunan binalara zarar vermeye, temellerini çürütmeye devam ediyor. 

Müteahhit, sızmalar sonucu oluşan su birikintisini toprakla kapatarak, skandalı örtmeye çalışıyor.

Peki…

Yaklaşık 2 senedir biriken su etrafa zarar verirken Bursa’yı yönetenler ne yapıyor, sadece seyrediyor!

İnşaatın hemen bitişiğinde 11 katlı bir taşınmaz var ve burada onlarca insan ikamet ediyor. Sol tarafında ise İntam iş merkezi.

Suyun önünde, hele hele toprağın içinde sinsice yol bulduğunda insanın yaptığı hiçbir yapı, fore kazık, beton bloklar duramaz.

Evet ilk akla gelen “Allah korusun” oluyor da, Yaratıcı rant peşinde koşanların, suyun üzerini toprakla kapatanların duasını kabul etmiyor.

Bu su yıllar sonra yolunu buldu, 15 farklı noktadan fışkırıyor ve bu betonların arasından çıkıyor, sağındaki, solundaki binalara zarar veriyor. Hatta Selvili Cadde’ye komşu taşınmazların zeminlerini de yumuşatıyor.

Çekirge Muhtarı Coşkun Alıntaş, hak sahibi turizmci Hasan Erdem, BUSKİ’nin suyun çıkış noktası bulunmasını ve drenaj yapılmasını, hatta değerlendirilmesini söylüyorlar.

Beyler ve bayan yetkililer, AK Parti’nin Bursa vekilleri, muhalefet partisinin milletvekilleri,

Burada yeni bir faciayla, skandalla karşılaşmadan bir zahmet adım atın. Malum sonbahar, kış geliyor; yağmurlar yağacak. Hele ki küresel ısınmadan dolayı aşırı yağan yağmurların afet getirdiğini gördüğümüz günlerde...

Bursa Valisi Yakup Canbolat, konutunuza 300 metre uzaklıktaki komşularınız tehlike altında, zemininde sorunları olan, her tarafından su çıkan inşaat çevresinde felaket yaşanmadan gereğini yapınız.

Ve Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, göle dönmüş inşaatın bitişiğindeki binalarda evlatlarının ikamet etmesine vicdanın müsaade eder mi?

Etmeyeceğine göre, kimsenin kılına zarar gelmesine gönlün razı olmayacağı için felaket ensemize çökmeden önlem alın ki, Bursa’nın adı yeni bir felaketle anılmasın.