Dönüşüm, gelişim ve betonların içinde yok oluş.
Batı şehirleri Anadolu’nun göçüyle içinden çıkılmaz bir karanlığın içine itiliyor.
İstanbul’dan sonra Bursa’da da birilerinin iştihanı kabarıyor.
Düşünme, itiraz etme melekeleri elinden alınanlar, 10-15 yıllık faiz ve kredi algısıyla hayatları karartılıyor.
Maalesef, lüks yaşantı hayali ve isteğiyle bazı vatandaşlar bataklığı tercih ediyor!
Bakın şu Yunuseli girişindeki yarı açık cezaevinden bozma ucubelere, ne demek istediğimi anlarsınız. Kadim şehir diye diye, kentin batı girişi sevimsiz beton kalelerle örüldü…
Erdoğan Bayraktar’ın eseri Doğanbey Toki, kocaman bir ayıp olarak zaten ortada. Bu bölgede evlerini acayip hayaller içinde verenlerin bir kısmı öldü, geride kalanlar ise hala borç ödüyor.
***
Mudanya yolu üzerinde hepimizin bildiği, dikey olarak değil yatay olarak yenilemeye ihtiyacı olan 1050 konutlar; 10 yıldır kentsel dönüşümü konuşulan, yaklaşık 2 senedir de şehrin gündemindeki alan…
Dikey mimariden dolayı eleştirilen AK Partili belediyeler, daha dikkatli davranmaya çalışıyor.
Mesela 1050 konutlarla ilgili Bursa Büyükşehir TOKİ’yi gündeme getirdi. İtirazlar yükselince geri adım attı; burasıyla ilgili kentsel dönüşümün parsel bazında olması kararlaştırıldı.
Şu an 5 katlı olanların yerine, eğer plan değişmezse bodrum artı zemin görüneni 7 kattan oluşan, yeşil alanların korunacağı söylenen binalar yapılacakmış. Böylelikle 2 bin 290 olan konut sayısı neredeyse iki katına çıkacak.
Tabi trafik sorununun gittikçe ağırlaştığı Bursa’nın bu aksının yükü daha da artmış olacak.
Dün İMSİAD Başkanı Mustafa Andıç, Akpınar Mahallesi Kentsel Dönüşüm ve Dayanışma Derneği yöneticileriyle birlikte 1050 konutlarla ilgili açıklamalar yaptı.
Hak sahiplerinin isteklerinin asgari düzeyde tutmalarını istedi. Çürük binalarda oturduklarını, yerine yapılacak olanlarla dairelerinin değer kazanacağını söyledi.
Mesela Andıç, buradaki kentsel dönüşümle ilgili olarak dışarıdan iş gücü, firma, malzeme temin edilmesine karşı çıkarak, “Kentsel dönüşümü Bursa’nın kendi dinamikleriyle yapması en doğrusudur. Bursa’daki müteahhitlerimiz, inşaat üretim yapan sanayicilerimiz, mimarlarımız, mühendislerimiz, taşeronlarımız ve malzeme satan firmalarımız tarafından yapılmasını önemli görüyoruz” dedi.
Ve ekledi, “1050 Konutlar-Akpınar kentsel dönüşüm projesinin başarılı bir örnek ve bir milat olabilmesi için çalışıyoruz. 1050 Konutlar projesinde halen orada ikamet eden değerli vatandaşlarımızı mevcut binalarında ve katlarında yaşayacak şekilde mahalle dokusunu bozmadan yapılması için çabalıyoruz.”
Mustafa Andıç ayrıca, inşaat maliyetlerindeki artışla birlikte, lüks, havuzlu konut yapıldığında aidat artışlarına da dikkat çekti.
Kısacası Andıç’ın her şeyden haberi var.
Ancak şunu da müteahhit arkadaşlarıyla göz önünde bulundurmalılar; burada oturanlar genellikle dar gelirli aileler. O yüzden yıllarca çalışıp daire sahibi olanlar bir kez daha borç yükü altında boğulmak istemiyor.
Zaten inşaatçılara bu mesajı verdi.
Dolayısıyla,
1050 konutlarda ikamet edenler, dizlerini dövmemek, ah vah dememek için Doğanbey Toki’deki tezgahı sürekli hatırlasınlar ve ona göre dik duruş göstermeliler.
Bu arada, İMSİAD Başkanı Mustafa Andıç’ın senelerce sağlık turizmine hizmet edeceği şekilde planlanan, sonra nur topu gibi TOKİ’ye bağışlanan Tabakhaneler Bölgesi’yle ilgili ne düşündüğünü de merak ediyorum.