Bu olayın ne özrü var, ne de izahı.

Bir insan nasıl böyle bir hata yapar, akıl alır gibi değil.

Bursaspor taraftarı CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan’ın ismini ilk olarak 2020-2021 sezonunda Süper Lig şampiyonu olan Beşiktaş’ın başarısını sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla duymuştu.

Eğer böyle bir gaflette bulunmasaydı, zaten sokakta, pazarda kimseye görünmeyen, kimsenin görmediği Özkan, tanınmayacaktı.
Bursaspor kongre üyesi olan, aynı zamanda siyasetçi, Bursa’nın vekili Özkan’ın İstanbul temsilcisi siyah beyazlı kulübün şampiyonluğunu kutlaması, bardağın taşmasına neden oldu.

Ve geçen yıl Haziran’da yapılan Olağan Genel Kurul’da, “Bursaspor'un haklarının korunmaya ihtiyaç duyulduğu bir dönemde, diğer takımlara sempati duyan paylaşımları camia içerisinde tepki gören üyelerin, üyelikten çıkarılması” maddesi oylanarak Yüksel Özkan’ın üyeliği oy birliği ile düşürülmüştü.

Kendisine yapılanın yanlış olduğunu düşünen ama kendi kırdığı potun, bardağın farkında olamayan CHP Bursa Milletvekili Özkan, sessiz sedasız Bursaspor üyeliğinin iadesi için yargıya müracaat etmiş.

Edebilir, hakkıdır, burası hukuk devleti, Hakkı…

Sonra ne olmuş.

Yaklaşık bir yıl süren dava sürecinin ardından yargı, Bursaspor üyeliği düşürülen Yüksel Özkan’ın üyeliğinin iadesine karar vermiş.

Buraya kadar anlaşılmayan bir şey yok.

Peki,

Sonra ne oldu biliyor musunuz?

Yüksel Özkan’ın avukatı, dava sürecinde yaptıkları masrafı tahsil etmek için, küme düşen, borç bataklığında çırpınan, kimsesiz, sahipsiz bırakılan Bursaspor’u haczettirmek için Özlüce Tesisleri’ne gidip, 6 bin liraya yakın alacak için icra müdürlüğündeki görevlilerle işlem başlatmış.

Nasıl ama kendi kalene gol atmak bu olsa gerek!

Şaka gibi doğrusu!

CHP’li Yüksel Özkan, pireye kızıp yorgan yakmaya kalkıyor.
Kendisini kongre üyeliğinden çıkaranlara, atanlara sinirleniyor, Bursaspor’u sırtından hançerliyor!
Şimdi merak ediyorum, bu süreçte, Özkan’a böyle bir hata yapılmaması gerektiğini partisinden veya çevresinden kimse akıl edip kulağına fısıldamadı mı?

“Vekil bey, haczettirmeyi düşündüğünüz kulüp, sizin vekil olduğunuz şehrin yani Bursa’nın takımı” diyen…
“Eğer böyle bir adım atarsanız, Bursa’da çok sıkıntı çekeriz. Zaten iğneyle kuyu kazıyoruz. İktidar her fırsatta CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu itibarsızlaştırıyor. Bir de siz, Bursaspor’un kapısına 6 bin TL’mi verin demek için giderseniz, başımıza püsküllü belayı sararız” diye telkinde bulunan çıkmadı mı? 

Akademisyenlik başka bir şey, siyaset bambaşka bir şey Yüksel Özkan Bey.
Her ne kadar Bursaspor’u bu hale getirenlere yüzbinlerce demokratik tepki koyan taraftar çıkmasa da, burası Bursa, kılcal damar ise “yeşil beyaz” renkler.

Yaptığınız bu hatanın bedelinin ne kadar ağır olduğunu zaman içinde anlarsınız.

AK Parti, seçim sürecinde bu adımınızı ballandıra ballandıra Bursa’daki seçmene anlatacaktır.

Peki siz, yurttaşla buluştuğunuzda, avukatınızın bu adımından dolayı Bursaspor taraftarının sorduğu sorulara nasıl yanıt vereceksiniz, hiç düşünüyor musunuz?

Elbette alacak talsil edilebilir ama şin etik tarafına da bakmak gerek miyor mu?

Öteki taraftan partiniz, yere düşene tekme vuranlarla mücadele edeceğiz diye yola çıkıyor, siz CHP Bursa Milletvekili Yüksel Özkan olarak, küme düşen Bursaspor’u sahiplenmeniz, nasıl ayağa kaldırırız demeniz gerekirken, haciz tekmesiyle çukura yuvarlamaya çalışıyorsunuz!

Pes doğrusu!