Eleştirdiğiniz, kınadığınız, huyunu- suyunu beğenmediklerinize benzemek gurur duyulacak bir şey değil.
Başkasının tabağının, masasının kirli olduğunu söylerken, tencereyi temiz tutmak gerekiyor.
Buradan yola çıkarak.
Ali Babacan, AK Parti’den istifa etmesinin onlarca gerekçesi olduğunu sıraladı, sıralıyor.
Ardından parti kurdu, adı Deva oldu.
Kapı kapı dolaşıyor, Anadolu’yu gezerek iktidarın ekonomi başta olmak üzere birçok alanda patinaj yaptığını, insan haklarıyla ilgili ciddi zaafları da anlatıyor.
Deva Partisi iktidarında demokrasinin tüm kurallarının işleyeceğini, ahbap çavuş ilişkilerine asla müsaade edilmeyeceğini, akraba kayırmacılığı olmayacağına dikkat çekiyor.
***
Gelin görün ki, Babacan’ın tüm uyarılarına rağmen, yeni kurulan bu partinin Bursa teşkilatında acayipliklere şahit oluyoruz.
Deva Partisi Bursa İl Başkanlığı’nın 4 Aralık’ta yapılması planlanan kongresinde sahte delege iddiası gündeme bomba gibi düştü.
Mevcut yönetimin özellikle Osmangazi’de aynı soyadı taşıyan kişileri delege yaptığı öne sürülüyor. Sadece Osmangazi’de 135 delegenin bulunduğu Deva Partisi’nde sahte liste tartışma konusu oldu.
Delege listesinde 10’u aşkın kişinin aynı soyadı taşıması iddiaları güçlendiriyor.
Ekonomik sıkıntının baş gösterdiği şu günlerde yeteri kadar muhalefet yapamayan Deva Partisi İl Başkanı Serkan Özgöz koltuğunu korumak istiyor.
Tamam, koltuğunu koru ama bu delege işi ne böyle?
Anlaşılan ikinci bir adayın ortaya çıkması Özgöz’ü telaşlandırmış!
Muhalefet yapmayan, yapamayan Özgöz ve ekibi başka işlere kafa yormasını pekte iyi beceriyorlar!
Keşke Özgöz, koltuğunu korumak için delegelere gösterdiği hassasiyeti, Bursa’da muhalefet yaparak da gösterebilseydi. Bursalıların başına bela olan T2 Tramvayına akıtılan paraları, Emek’ten Şehir Hastanesi uzatılacak olan metro ihalesindeki akçeli işleri, 600 yıllık Tayakadın Camii önüne dikilen Ticaret Borsa idari bina ucubesini ve daha onlarca sorunu gündeme taşısaydı. Yaptığı renkli eylemler ve muhalefetle Alinur Aktaş’ın ezberini bozup, bu şehirde yaşayanların Deva’ya olan ilgisini artırsaydı, daha iyi olmaz mıydı?
Olurdu ama Serkan Özgöz’ün öyle bir derdi de yok, refleksi de!
Düşünsenize delege olarak yazılan birçok isim il başkanlığı binasının nerede olduğunu bilmiyor!
Kulağımıza gelen bilgilere göre, kısacık listenin yüzde 10’unu oluşturanların soyadının aynı olması, ister istemez akıllarda soru işareti uyandırıyor.
AK Partili yetkili isimlerin vatandaşların arasına girmekte çekingen davrandığı şu günlerde, Bursa’da Deva Partisi’nin İl Başkanlığı binasının yerini bilmeyen on binlerce vatandaş varken.
Doların ateşinin yükselmesiyle gıdadan, inşaata birçok sektörde zam furyası yaşanırken muhalefet partilerinin iç çekişmelere girmesine anlam veremiyorum.
Hele Deva Partisi’nde böyle acayip şeylerin olması, gelecek adına umutlarımızı zedeliyor.
Ali Babacan, Anadolu’yu gezerken Bursa’da ve diğer teşkilatlarında yaşanan nahoş hadiselere de müdahale etmesi gerekiyor. Her şehirle ilgili önüne konulan raporlara bakarak, kendini kandırmaması, “tamam, bitti bu iş, teşkilatlar acayip çalışıyor, iktidara geliyoruz” diyerek bulutların üzerinde dolaşmaması lazım.